İnsan ırkının geleceği ve yapay zekâ

Zübeyir Tokgöz

Zübeyir Tokgöz

Tüm Yazıları

Bilimsel gelişmelerin hızına kimse yetişemiyor!

Buna bağlı olarak da teknoloji geliştiriliyor doğal olarak.

İnsan bu;

Kendi konforunu oluşturabilmek için elinden gelen her şeyi denemekten öte durmuyor…

***

Bu macera insanlık tarihinde, belki ateşin keşfedilmesiyle başladı.

Belki de keskin kayalardan kesici alet yapılmasıyla.

Ya da bir kemikten ok ucu yapılmasıyla başladı.

Avcı toplayıcılıktan, tarım ve hayvancılığa geçiş, binyıllar sürmüş olabilir belki, ancak insanlığın gelişiminde bir sıçrayıştır bu aşama.

Demirin işlenmesi, yazının keşfi, buharın kullanılması, sanayi devrimi, bilgi çağı, uygarlığın önemli aşamalarıdır.

Ve bu atılımların tamamı aslında doğayı okumaktır bence.

Doğanın matematiğini fark edip çözmektir.

Ve doğadan yararlanmaktır.

İnsan, bilgi edinme yöntemlerini artırdıkça evrenin sırlarını öğrenmeye daha da yaklaşıyor.

Bu konuda çok da hırslı doğrusu.

***

Uygarlık evrenin sakladığı bilgilere erişme konusunda çok yol aldı.

Artık, ateşin yakılması, sabanla buğday yetiştirilmesi, atı yönlendirmek için gemin icadı bizi heyecanlandırmıyor.

Artık yapay güneşler, sonsuz enerjiye erişim, kuantum bilgisayarları hayallerimizi süslüyor.

Aklımızı yerinden eden, biz insanlara için için endişe salan yeni geliştirdiğimiz teknoloji ise, kuşkusuz “Yapay Zekâ’dır.”

Yapay zekâ.

Zekânın insana özgü bir yetenek olduğunu hatırladığımızda endişemizin nedeni de ortaya çıkıyor:

İnsan ırkı, kendi eliyle kendisine bir rakip mi oluşturuyor acaba?

Bence, insanın korkusu egemenliğini kaptırma korkusudur.

İnsan gibi okuyan, öğrenen, düşünen, varsayımlar oluşturan, kararlar alan bir makine elbette insan için ürkütücü gelebilir.

Ancak, insanlığın boğuştuğu bazı sorunların çözümü, bu teknolojide saklı bence.

Düşünsenize:

Hastalıkların ortadan kalktığını.

Çevre kirliliğinin çözüldüğünü, ırmakların denizlerin temizlendiğini.

Gıda sorununun ortadan kalktığını.

Enerji ihtiyacının karşılandığını.

Yoksulluğun bittiğini…

***

Çok iyimser olduğumu düşündüğünüzü biliyorum.

Teknolojinin elbette kötü ellerde olumsuz yönleri de ortaya çıkıyor.

Nagazaki ve Hiroşima örneğinde yaşandı bu.

Örnekleri çoğaltmak da mümkün.

Kötüler var diye insanlığı iyi sonuçlardan eksik bırakmak pek doğru değil kanımca.

Bence doğru olan, evrenin bilgisini doğru okuyup, sağ duyuya yönlendirebilmektir.

Belki bunu da yapay zekâdan yararlanarak yapabiliriz.

Kim bilir…

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?
Yorum yapmak için tıklayınız