Güneş

Köşe Yazarı: Köşe Yazarı : Zübeyir Tokgöz

07 Ekim 2024 10:28

Zübeyir Tokgöz

Hiç düşündünüz mü?
Sabahları olmasaydı ne olurdu?
Hep gece olsaydı, Güneş hiç doğmasaydı…

Bu durumu çok az insanın düşündüğünden eminim.
Çünkü bizler alışkanlıklarımızın esiri olmuş canlılarız.
Biz insanlarda yaşam rutine bağlanmıştır.
Biyolojik saatimiz hep işler.
Sabah olur, ortalık aydınlanır.
Uyanırız, işimize gideriz.

Gün batar, akşam olduğunun farkına varırız ve evimize gideriz vs.
Mutlu da oluruz bu rutin içinde.
Eğer ihtiyaçlarımızı karşılayabiliyorsak.
Oluşturduğumuz rutin konfor alanımızdır.
Öngöremediğimiz travmalar olmazsa eğer bu döngü devam eder.
Gidebildiği kadar.
Belki de ömrün sonuna kadar.

Halbuki sabah neden olur?
Güneş neden doğar? Neden batar?
Gerçekten doğar mı? Yoksa biz mi öyle diyoruz?
Peki Güneş doğmasa ne olur?
İnsan için yaşam bir farkındalık ise eğer, rutinimizin dışına çıkabilmeliyiz bence…
Bugün yaşam kaynağımız, yıldızımız Güneş’ten bahsetmek istiyorum.
Maddi unsurlarıyla birlikte.

Bir yaz günü, bulutsuz bir gecede, gökyüzüne baktığımızda gördüğümüz yıldızlardan sadece bir tanesidir Güneş.
Güneş olmasaydı eğer, Dünya’da canlılık olmazdı doğal olarak.
Yani sabah etrafımızı aydınlatan yıldız, bizim varlığımızın kaynağı.

Evrende dört yüz milyar kadar yıldız var.
Güneş, onlardan sadece bir tanesi.
Yıldızımız o kadar büyük ki; içine bir milyondan fazla dünya sığabilir.
O kadar sıcak ki, yüzeyi beş bin beş yüz derece.
Merkezindeki sıcaklık ise on beş milyon derece.
Cehennem sanki.

Oysaki diğer yıldızlara göre; sıradan, orta boy bir yıldız Güneş.
Bir rakam vereyim; Güneş’in sıradanlığını oradan anlayalım.
Vy Canis Majoris isimli yıldız Güneş’in Tam üç milyar katı kadar büyük.
İhtişama bakar mısınız?
Kim bilir bu yıldızın sıcaklığı ne kadardır?
Eminim bilim insanları ölçmüştür…

Ne tuhaf değil mi?
Atomları bile parçalayacak kadar sıcak bir nesne bize yaşam sağlıyor.
Yaşam düzenimizi ona göre çeviriyoruz.
Sabahları doğup, akşamları battığını düşünmüyoruz bile.
Bilmeliyiz ki Güneş’in de bir ömrü var.
Tıpkı biz canlılarınki gibi.

Bence doğayı anlayan,
Yaşamı anlayan,
Kendini anlayan,
Bilincini yüksek tutan kişi,
Yaşamın da özünü keşfeder.
Zaman değerlidir yani…