Fiyat etiketlerinin dayanılmaz hafifliği

Zübeyir Tokgöz

Zübeyir Tokgöz

Tüm Yazıları

Bir markete uğradınız, diyelim eve dönerken.

Birkaç ihtiyacınızı karşılamak için.

Durun! Hesap yapmaya başlamayın hemen.

Pahalılıktan bahsetmeyeceğim bugün.

Onu zaten herkes yaşıyor…

Amacım; alışverişin bir temel unsuruna dikkatinizi çekmek.

Fiyat etiketlerinin önemini vurgulamak istiyorum.

***

Fiyat etiketinin tüketiciye kılavuzluk ettiğini siz de biliyorsunuzdur.

Hem de yaşayarak öğrenmişsinizdir, fiyat etiketlerinin önemini.

Yoksa öğrenmediniz mi?

Siz hiç zeytin satın alıp da kasada sucuk parası ödediğinizi hatırlamıyor musunuz?

Veya seçtiğiniz zeytinin fiyatı yerine daha fazladan ödeme yapmadınız mı?

Ya da Kars kaşarı aldığınızı sanırken, sırf etiketleri karışık yerleştirildiği için rokfor peyniri ödemesi yaptığınızı, fişinizi kontrol edince öğrendiğiniz olmadı mı?

Eğer öyleyse, ya çok şanslısınız.

Ya da siz, bir bilinçli tüketicisiniz.

O halde siz; tüketici yasalarından haberdarsınız demektir.

Fiyat etiketlerinin bir müşteri için bilgilerle dolu olduğunu biliyorsunuz demektir.

Fiyat etiketleri sadece ürün fiyatını göstermez ki.

İlgili ürünün üretim yerini, ürünün ayırıcı özelliğini, birim fiyatını, varsa depozito bedelini, üretim ve son kullanma tarihini de bildirir.

Hem de bu bilgiler Türkçe ve okunabilir olmak zorundadır.

Herkes anlayabilsin diye.

Yasa koyucu, fiyat etiketlerinde bir konuya daha dikkat etmiştir:

Türkiye’de üretilen ürünlere yerli malı işaretinin konulması.

Türk tüketicisi, hangi ürünün kendi ülkesinde üretildiğini bilip ona göre tercih yapsın diye.

Zira yerli üretim; istihdam demektir.

İş demektir.

Ekonominin büyümesi demektir.

Zenginleşme demektir.

Ve huzurlu toplum demektir…

***

Ekonomi; piyasa düzenleyicisiyle, üreticisiyle, tüketiciyle bir bütündür.

Dengeli piyasalar ise mutluluk üretir.

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?
Yorum yapmak için tıklayınız