Narin Narin çocuklarımıza narin davranılmıyor!
Bütün bir köyün, bütün bir ailenin vahşice gerçekleştirilen cinayete ortak olduğu bir durum var. Şimdi herkes katil değildir canım diyeceksiniz de! Peki, bir yavrunun öldürülmesine sebep olmak, bu vahşete engel olmamak hadi görmedin, engel olamadın, buna sessiz kalman da cinayete ortak olmak değil midir sizce?
Dilsiz şeytanlar değiller mi bu sus pus ortalıkta utanmadan gezenler? Bizleri bu canilerden farklı kılan, bizim bu canilere engel olacak, kınayacak ve cezalandıracak bir tarafımız olmayacaksa insan mıyız biz? Bir suça ortak olmak değil midir bu? Üstelik sadece cinayet değil TC'ye aykırı şekilde 2. 3. eşler çıkıyor ortaya. Bakıyorsunuz ki sanki gayet normal bir durum gibi adamın 2. eşinden gayet geniş geniş bahsediliyor. Tek bir eş vardır o da resmi nikahlı eştir. Diğerleri eş değil onun adı metrestir. "Çocuğun rızası var, bir kereden bir şey olmaz" cümlelerinden de bu 2. eş muhabbetlerinden de bıktık usandık. Burası Türkiye Cumhuriyeti ve kanunlarına uyulur.
Peki, bitiyor mu bu rezil durumlar? Narinler bitmiyor, ülkenin her yerinde aile içinden ya da dışından cinsel istismar da cinayet de dinsel sömürü de bitmiyor.
Geçenlerdeki bir seminerimde konulardan biri de ülkemizdeki erkek ölüm oranlarının çok çok daha fazla olmasıydı; ancak kadın ve çocuk cinayetlerinin korunmasız, orantısız güç ve en yakınları tarafından gerçekleştirilmesi sebebiyle daha ağır vakalara dönüşmüş olmasından bahsetmiştim. Haaahh işte tam da buradan bahsediyorum.
Tekirdağ’da Sıla bebek de başka bir mağdur ve bu yavruları koruyacak bir otorite yok. Vicdan da yok! Ahlak da yok! Herkesin dilinde bir Allah var ama Allah korkusu hiçbir yer de yok ve her gün istatistiki bilgilere göre 25 çocuk cinsel istismara uğruyor, tabi bunun sadece dava konusu olmuş vakalar olduğunu da belirtmekte fayda var. Gizlenmiş, örtülüp kapatılmış olanlar da bir bu kadar daha vardır diye düşünüyorum.
Türkiye’de geçen sene içinde sadece savcılıklara akseden “çocuğun cinsel istismarı” ile ilgili şikayet ya da dosya sayısı tam 66 bin 138 ….İnsan utanır eğer insansa…Dağlar taşlar tuz buz olur bu rezilliğe ama bir çocuğa dokunmaya kalkarken, dillerinden düşürmedikleri Allah'tan korkmuyorlar kuldan da utanmıyorlar, hak ettikleri gibi ceza da çekmiyorlar.
Peki, ya Tekirdağ'da istismara uğrayan Sıla bebeğin annesinin uyuşturucudan cezaevinde yattığı ve yaklaşık birkaç ay önce tahliye edildiği ortaya çıktığını biliyor muydunuz? Çocuğun düşmesi yalanı ile hastaneye götürülen sıla bebek de 42 diş izine, darp izlerine ve ağır cinsel istismar bulgularına ve yazık ki beyin kanaması geçirdiği gerçeği ile karşı karşıyayız. Hani her fırsatta 13 senedir üstünde durduğum ve proje kapsamında hazırladığım "evliliğe ve çocuk yapmaya ehliyet getirilmeli" diyorum ya işte bakın sebeplerden ama önemli sebeplerden sadece bir tanesi bu ve bunun gibi ruh sağlığı bozuk, vicdan, ahlak ve terbiyeden yoksun eğitimsiz kişilerin anne olma hakkının ellerinden alınması zorunluluğudur.
Bebeklerimizin yavrularımızın artık örselenmediği ve esirgendiği bir Türkiye için çalışmaya yılmadan devam edeceğim. Bu konuda hassas olan herkesin bana ulaşması güç birliği yapmamız dileğiyle…