Orhan Kemal Erkılıç

Orhan Kemal Erkılıç

ORHAN KEMAL ERKILIÇ kimdir?

Sabah, Milliyet ve Hürriyet gazetelerinde haber editörü, yazar olarak görev aldı. TV ekranlarında ve radyolarda kendi programlarını hazırlayıp-sundu. Ankara Üniversitesi ile Basın İlan Kurumu'nun düzenlediği "Yeni Nesil Gazetecilik" derslerinde eğitim verdi.
Basın İlan Kurumu Denetleme Kurulu Üyesi, Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) yöneticisi ve Türk İnternet Medya Birliği Ankara Temsilcisi olan Orhan Kemal Erkılıç'ın pandemi günlerini farklı öykülerle anlatan Virüst Ömer isimli kitabı bulunmaktadır.

Cumhurbaşkanı adayları gündemde

Türkiye Cumhuriyeti’nin ‘100. Yıl’ dönümü coşkusuna hazırlanacağımız günlerde gündemin ilk sırasını önce deprem felaketi ardından 14 Mayıs’ta yapılacak seçimler aldı. 14 Mayıs’ta gerçekleşecek olan Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimleri’nin sonucu elbette merak konusu. Bu merakın pek çok nedeni var. İlk soru; yeni yüzyılın ilk cumhurbaşkanı kim olacak? Türkiye’nin 100. Yılı’nda ilk cumhurbaşkanı olacak kişi tarih sahnesinde 13’üncü cumhurbaşkanı olmanın ötesinde bir önem kazanacak.

Bir yanda deprem felaketinin yaralarını sarmaya çalışan Türkiye; diğer yanda ise dört cumhurbaşkanı adayı içinde kimin kazanacağı merak konusu…

Medya Takip Merkezi (MTM); bu yoğun gündemin içinde önemli bir bilgi paylaştı. Basında yer alan 2023 Cumhurbaşkanlığı Seçim haberlerini mercek altına alan MTM, son 30 günde medyada yer alan haber ve içerik sayılarını duyurdu. Buna göre Cumhurbaşkanı adayları olan Tayyip Erdoğan, Kemal Kılıçdaroğlu, Muharrem İnce ve Sinan Oğan ile ilgili toplam 4.2 milyon haber ve içerik hazırlandı.

Yazının Devamı

Türkiye Kent Konseyleri Birliği’nden hayati ‘Afet Eylem Planı’

Deprem felaketlerinin etkisiyle buruk kutladığımız Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. Yıldönümü, her bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı için gurur ve sevinç kaynağı… Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün vurguladığı gibi, “İlelebet payidar kalacak” olan Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti Ankara, sözünü ettiğim gurur ve sevinçten payını en fazla alan kentlerin başında geliyor. Tüm kamu kurum ve özel sektör ile kuruluşların üzerine düşeni yaptığı bir ortamda, Ankara Büyükşehir Belediyesi ve Ankara Kent Konseyi (AKK) de hem Cumhuriyet coşkusunu yaşatma hem de deprem yaralarının sarılması konusunda örnek yardım ve destek programları yürütüyor… AKK’nin, Cumhuriyetin 100. yılında Türkiye Kent Konseyleri Birliği (TKKB) Dönem Başkanlığını üstlenmesi, genel olarak Ankara; özel olarak da AKK Başkanı Halil İbrahim Yılmaz için büyük bir önem ve anlam taşıyor. ABB Başkanı Mansur Yavaş’ın esirgemediği destek ile çok önemli çalışmalara imza atan AKK, şimdi TKKB gücüyle birleşerek Türkiye geneline mührünü vuracak adımlar atıyor… Bunun ilk yansıması, 18 Mart’ta gerçekleşen “Türkiye’de deprem Gerçeği ve Kriz Yönetimi Farkındalık” buluşmasıydı. İkincisi ise 30 Mart’ta yine konuğu olduğumuz iftar programında açıklanan “Afet Eylem Planı” oldu… KENT KONSEYLERİNİN YOL GÖSTERİCİ ÖZELLİĞİ BÜYÜK ŞANS

Türkiye Kent Konseyleri Birliği ve Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz’ın ev sahipliğinde, AKK merkez binasında düzenlenen iftar programına katılanlar arasında yer alarak hem yapılan sunumu dinleme hem de hazırlanan bildiri hakkında bilgi sahibi olma imkanı buldum. TKKB’nin AKK ile birlikte hazırladığı bildiride; “Kent konseylerinin afetlere hazırlık, afetlere müdahale ve afetler sonrasında yeniden yapılanma süreçlerinde üstlenebilecekleri görevler” gibi hayati konular yer alıyor. Bugüne kadar takip ettiklerimden ve düzenlenen son programda dinlediğimden anladığım şudur: Türkiye Kent Konseyi ve Ankara Kent Konseyi misyonuna uygun çalışarak, hazırladığı rapor, veri ve önerilerle yol gösterici bir rol üstleniyor…

Hazırlanan 25 maddelik bildiriden önce bilinmesi gereken önemli hususlar var… Önce TKKB ve AKK Başkanı Halil İbrahim Yılmaz’ın konuşmasından şu notu paylaşalım: “Depremin ardından Hatay’daki Kadın Kooperatifleri ile iletişime geçtik. Onların hazırladığı yöresel yemeklerden hazırladığımız ‘ramazan paketi’ni Ankaralılara sunduk...” Kocaeli Kent Konseyi Genel Sekreteri Sedat Köse de 1999 yılında yaşanan deprem felaketinin ardından tecrübe edilen önemli bir konuyu dile getirdi: “Kalıcı konutlarla yapılan iş yerleri zamanla atıl kalıyor. Şehir merkezlerini canlandıramazsak ticaret canlanmıyor!…” Eskişehir Kent Konseyi Başkanı Nuray Akçasoy ise yakında gerçekleştirecekleri önemli projeyi şöyle duyurdu: “Depremden etkilenen illeri ziyaret edeceğiz. Binası yıkılan Kent Konseyleri’ne en azından konteyner merkezler oluşturarak, katılımı artıracağız ve çalışmaların devamını sağlayacağız…”

Yazının Devamı

Merkez Bankası Ankara’da kalmalı

6 Şubat 2023; tarihimize kara bir gün olarak eklendi.

Kahramanmaraş’ta başlayan ve onu takip eden depremler; artçıları ile deprem fırtınasına dönüşen felaketler 50 bin canımıza kıydı.

Yerle bir olan organize sanayi bölgeleri de Türk ekonomisine büyük darbe vurdu.

Yazının Devamı

Ramazan huzuru, pahalılık sorunu

Ramazan ayı için “On bir ayın sultanı” denmesinin, inananlar için önemi ve anlamı büyüktür…

Bunun izahını din alimleri ayrıntılı biçimde yapıyor ama asıl bilmemiz gereken şudur: Ramazan; Hz. Muhammed’e Kur’an ayetlerinin inmeye başladığı dönemdir ve bu ayda oruç tutmak, İslam’ın beş temel şartından biridir.

Bu noktada bir Ramazan tarifi yapmak gerekse; ‘huzur’ yanlış olmazdı…

Yazının Devamı

Finans dünyası Ankara’nın hakkı

100. kuruluş yılını kutladığımız Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti Ankara, bu ülkenin her kenti ile barışıktır. Onları kıskanmaz aksine kazanımlarının bir Cumhuriyet değeri olduğunu bilir, destekler ve sahiplenir… Ancak ülkenin, milletin hayrına olduğunu düşündüğü konularda da hakkını yedirmez, hukukunu çiğnetmez. Deprem felaketleri nedeniyle son dönemde yeniden alevlenen “İstanbul’a taşınan ya da taşınacak bazı kamu kurumlarının ve genel müdürlüklerin yeniden Ankara’ya dönmesi talebi” bunlardan biri…

KONU GÜNDEMDEN DÜŞMÜYOR

Konu, Habertürk yazarı Bülent Aydemir’in, “İstanbul’un Ankara’ya dönüşü!..” başlıklı yazısı ile daha geniş bir boyut kazandı. Çünkü Aydemir yazısında, son deprem felaketlerinin ‘güvenli kent’lerin önemini artırdığını, olası bir İstanbul depreminin Türkiye’ye kalp krizi yaşabileceğini söylüyor. Yazının ilginç yanı, İstanbul Finans Merkezi Projesi adı altında Merkez Bankası, kamu bankalarının yönetim binaları, Türkiye Varlık Fonu bünyesindeki kurumların yönetim merkezleri İstanbul’a taşınmışken, bazı dev özel sektör şirketlerinin yönetim merkezlerini Ankara’ya taşıdığı aktarması… “Önemli finans kuruluşları ve büyük şirketler İstanbul’da bulunan yönetim merkezlerini Ankara’ya taşımak için hazırlıklara başladı” ise “Ankara’ya dönüş başladı…” * * * Benim de iş dünyası temsilcileri ile yaptığım görüşmede; şirketlerin olası bir Marmara depremine karşı yaptığı hazırlıklarda ‘kritik personel’in şehir dışında bulundurulması, kalıcı olarak uzaktan çalışmaya geçilmesi ve İstanbul dışında yeni merkezlerin oluşturulması gibi konuların gündemde olduğunu öğrendim.

Yazının Devamı

Yavuz Ağıralioğlu, Altılı Masa ve önemli bir tasa

Orhan Kemal Erkılıç 14 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimiyle ilgili olarak Cumhurbaşkanı adaylık başvuruları ve milletvekili aday adaylığı başvurularıyla ilgili süreç işlerken, söylemlerin dozu da giderek artıyor. Böyle giderse daha da artacağa benziyor… Siyaseti bir ‘halka hizmet aracı’ olarak görenler olduğu gibi anlaşmazlıkların tavan yaptığı dönemlerde ‘siyaset uzlaşma sanatıdır’ tanımı sürülür piyasaya.

Cumhurbaşkanlığı Yönetim Sistemi ile gidilen ilk ciddi seçim, pek çok politikacıyı ve siyasi partiyi asıl mecrasının dışına savurdu. Bu da gerek partililerde gerekse kamuoyunda şaşkınlık yarattı. Bu duruma da çabuk alışıldı! Cumhur İttifakı, hiç acelesi yokmuş gibi “Birlikte Yürüdük Biz Bu Yollarda” havalarında yürürken; Millet İttifakı içindeki gelişmeler bir parlıyor bir sönüyor… Bugüne kadar seçim bağlamında pek çok şey konuşuldu ama siyaset geldi ‘HDP’ ile ‘HÜDAPAR’ arasına sıkışıp kaldı.

‘Altılı Masa’nın ateşini yükselten hatta kimi zaman kontrol edilemez tansiyon yüksekliğine neden olan söylemler oluyor. Bunun son örneğini İYİ Parti İstanbul Milletvekili Yavuz Ağıralioğlu’nun sözlerinde gördük. O sözleri ‘masanın tasası’ olarak değerlendirmek yanlış olmasa gerek… Dünya görüşü, duruşu ve devlet, vatan, millet konularındaki tavrı net olan Ağıralioğlu, TBMM’deki basın toplantısında söyledikleriyle masayı bir kez daha salladı: *İktidara kızıyorsanız iktidara benzememek zorundasınız… *İktidar olmak için bakanlık dağıtmayı doğru bulmuyoruz… *Umut olarak kurulmuş masanda ümitlerine pusu kurulmuş partiyiz… *Kimsenin mezhebine hürmetsizlik edecek parti değiliz… *Büyük meşalelerin iktidar olma hevesine maşa edilmesine itiraz ettik… *Siz daha iktidara gelmeden kör ve sağır oldunuz… *Cumhurbaşkanlığı masasını bölücülüğe pazarlık masasına çevirdiniz… Bu cümleler ve toplantının her anı önemli; yenilir, yutulur türden de değil ancak konu ilk etapta televizyon ekranlarında ve gazete sütunlarında gazetecilerin tartışma konusu olarak öne çıktı…

Yazının Devamı

Meslek seçimi puanla değil yetenekle olmalı

ORHAN KEMAL ERKILIÇ

Dünyaya gelen her çocuk; en güzel hayatı, en başarılı mesleği ve her şeyin en iyisini hak eder… Bu şartlar her zaman sağlanamaz ve bu sadece şansla açıklanabilecek bir durum değildir. Bugün ülkemizde en çok tartışılan konulardan biri olan eğitim sistemi, mesleği olmayan çok ama çok sayıdaki genci hayatın kollarına atıyor. Meslek olmadan çark dönmüyor, bazı iş kollarında çalışacak kimse bulunmuyor. Herkesin doktor, mühendis ya da yazılımcı, akademisyen olması mümkün değil. Böyle bir dünya en başta bu meslek grubundakileri mutsuz eder. Doğru bir sağlık taraması ile kime spora; kimi yeteceğine uygun bir sanat dalına yönlendirilmeli. Kimi en başta meslek sahibi olacak şekilde hayata hazırlanmalı; eğitim hayatında başarı sinyali verenlere de imkan sağlanmalı… Bunlar hem kolay hem de zor şeyler maalesef…

Bizim konumuz bugün mesleki eğitim…

Yazının Devamı

Depremin sembol fotoğrafının öyküsü...

6 Şubat’ta yaşadığımız Kahramanmaraş merkezli deprem felaketi; ekranlara yansıyan görüntülerin çok ötesinde bir acıya sahne oldu. Verilen yaşam mücadelesi, enkaz altından yükselen inlemeler, tanınmayan bedenler, yıkıntıların içinde son bulan hayatlar ve sürpriz kurtuluşlar...

Deprem felaketinin simgesi olan kahramanlar, anlar, fotoğraf ve mucizeler...

İşte o simgelerden birine imza atan isimlerden oldu Agence France Presse (AFP) foto muhabiri Adem Altan... Adem abi; Rüzgarlı Sokak’ta başlayan meslek sürevinine yalnızca Ankara’da değil dünyanın çok farklı yerlerinde çektiği fotoğraflarla damga vurdu. Babam gazeteci Dursun Erkılıç ile arkadaşlığından tanıdığım, Türkiye Spor Yazarları Derneği Ankara Şubesi’nde birlikte yöneticilik yapma gururu yaşadığım usta foto muhabiri Adem abi, yaşanan deprem felaketine de damga vurdu.

Yazının Devamı

Ankara felaketlere hazır olmalı -3-

Sel felaketlerinin ardından Ankara’ya farklı açılardan baktığım yazının son bölümünde bazı örnekleri hatırlatmak istiyorum.

Ankara Kulübü Derneği Genel Başkanı Dr. Metin Özaslan’ın yazısından yaptığı alıntıları yine onun kaleminden bir ‘sonuç’a bağlamak gerekirse: “Bugün Ankara, altından akan sayısız dereye rağmen susuz, yeşilsiz ve sevimsiz bir şehre dönüşmüştür… Suyunu kaybeden Ankara’nın dere yatakları üzerinde beton ve demir yığınları yükselmektedir… Yaz aylarında kavrulan şehrin içi, yöneticilerine olduğu kadar sessiz sedasız yönetilme vebalini taşıyan hemşerilerine de cehennem sıcaklarını hatırlatmaktadır…”

Sel baskınlarını hafife almanın nelere mal olduğunu son örneklerle en acı biçimde gördük.

Yazının Devamı

Ankara felaketlere hazır olmalı -2-

Ülkemizin üzerine çöreklenen deprem ve sel felaketlerine Ankara açısından bakarken, ‘sel’ ve ‘kuraklık’ konusuna dereler açısından bakan Ankara Kulübü Derneği Genel Başkanı Dr. Metin Özaslan’ın, “Suyu Arayan Şehir…” başlıklı yazısını hatırlamak, hatırlatmak gerekir. O yazıdaki şu cümleler dünkü Ankara’nın özlenen güzellikleri olsa gerek:

“Bugün, 21’inci yüzyılın ikinci on yılında hem Ankara’da yaşayanlar hem de şehre gelen misafirler Ankara’yı kurak ve susuz bir kent olarak nitelendirirler… Oysa çok eskilerde değil yakın zamanlara kadar Ankara’yı şırıl şırıl akan serin akarsular çevrelemekteydi. Su bentlerinden ve şelaleciklerden çağlayan suların berrak uğultuları şehrin nameleriydi… Ankara’yı bir dantel gibi saran masmavi dereler ve bu dereleri içinden akıtan ova ve vadi tabanlarında yeşilin çeşitli tonlarıyla nakşedilmiş özler, şehri, Orta Anadolu bozkırında bir vahaya benzetmekteydi…

Hatip Çayı, Çubuk Çayı, İncesu Deresi, Dikmen Deresi, Kavaklıdere, Hoşdere, Kirazlı Dere, Büyükesat Deresi, İmrahor Deresi, Bülbülderesi, Bademlik Deresi, Kıbrıs-Kusunlar Köyü Deresi, Kutludüğün Deresi, Mekel Deresi, Balaban Deresi, Hacı Kadın Deresi; Ankara platosunu ören mavi kıvrımlardan ilk akla gelenler…

Yazının Devamı

Ankara felaketlere hazır olmalı -1-

Deprem felaketinin yarattığı enkaz kaldırma ve yara sarma çalışmaları sürerken, yine deprem bölgesinde görülen sel baskınları onlarca cana mal oldu.

Adıyaman ve Şanlıurfa'daki seller, depreme ne kadar hazırlıklı olmak gerekiyorsa sel, heyelan hatta bu çerçevede orman yangınları gibi doğal felaketlere de hazırlıklı olmamız gerektiğini bir kez daha vurdu yüzümüze.

Yaz aylarına artık dikkat!

Yazının Devamı

Seyit Ardıç ve Ankara’nın değeri, önemi, rolü

Deprem başta olmak üzere doğal felaket riski yüksek illerden kaçış sürerken, Ankara gibi daha güvenli şehirlerin nüfusu da artıyor. Dolayısıyla yatırım olanaklarından kamu kurum ve kuruluşlarının genel müdürlüklerinin yeniden Başkente dönmesine uygun bir iklim oluştu.

Bunun bilincinde

2022 yılı Aralık ayında ASO’nun 10’uncu Başkanı seçilerek görevine başlayan Seyit Ardıç, bu gerçeğin bilincinde olarak söylemlerde bulunuyor.

Yazının Devamı

Doğayı asarım - keserimle hizaya getiremezsin

Yaşadığımız afetler için ‘asrın felaketi’ deniyor. Öyle midir bilmem ama bildiğim dünyanın başımıza yıkıldığı… Deprem yetmezmiş gibi bir de canlara kıyan sel suları kapladı ortalığı. Kızışan siyaset sahnesi ve artan hayat pahalılığı dengemizi bozarken; tv ekranlarına yansıyan, sosyal medyada gözümüze çarpan birçok görüntü ve gelişme de ağız tadımızı bozuyor. Böyle bir ortamda yaşıyoruz, yaşamaksa eğer…

ABB BAŞKANI MANSUR YAVAŞ DA KATILIYOR

Hayatın çekilmez hal aldığı bu günlerde Ankara yine başkentliğin omuzlarına yüklediği tarihi sorumluluğa yakışır biçimde bir rol üstlendi. 18 Mart Cumartesi günü Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın da katılacağı ‘Deprem için Farkındalık’ programı, sözünü ettiğimiz konularda olumsuzlukları olumluya çevirme adına ilk adım olması bakımından önemli. O gün Türkiye Kent Konseyleri Birliği’nin dönem başkanlığını alacak olan Ankara Kent Konseyi (AKK), tarihi bir zirveye ev sahipliği yapacak. AKK Başkanı Halil İbrahim Yılmaz, konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede, “6 Şubat Kahramanmaraş depreminin gerçekleştiği saat olan 04.17 bizim de programımızın sembolü oldu. Bilim adamlarından sanatçılara kadar toplumumuzun tüm kesimlerinin katılacağı programda depremin ele alınacağı konuşmalar; toplumsal dayanışma ve dönüşümün simgesi olması için 4 dakika 17 saniyede tamamlanacak” dedi.

Yazının Devamı

Türkiye gerçeği: Kent Konseyleri

Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. Yılını yüreğimizi yakan deprem acısı yüzünden buruk kutluyoruz. Başkent Ankara ise bu yıl dönümünde şanına yakışır bir görev üstleniyor: Türkiye Kent Konseyleri Birliği (TKKB) başkanlığı Ankara Kent Konseyi’ne (AKK) geçiyor…

101 konseyli TKKB

Yazının Devamı

Ankara’da bir felaket ‘Demet’i!

Deprem felaketini yaşayanlar kadar olmasa da hissettiğimiz acı tarifsiz… Kimi ailenin arkasından ağlayanı kalmadı, kiminin başını sokacak yuvası… Kimi bedeninin bir bölümünü kaybetti, kiminin yitip gitti her şeyi… Anıların, hayatın kaybolduğu kentler yeniden kurulacak ama eski havasından uzak olacak ve buralardan ev almak isteyenler ne kadar güneş aldığını değil kullanılan demir / çimento oranını soracak

Bu yoğun gündem içinde Ankara’dan güçlü bir ses yükseldi. Daha önce defalarca yaptığımız röportaj ve sohbetlerde de konuya değinen Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, olası bir deprem faciasında Demetevler’de yaşanabileceklere karşı bu kez yüksek bir sesle uyardı; çözüm önerilerini sıraladı… Doğrudur ve normaldir; herkes olası İstanbul depremini konuşuyor. Ancak nispeten daha güvenli olduğu düşünülen ve 230 bin depremzede vatandaşımızın da güvenli olduğu gerekçesi ile geldiği Ankara göz ardı ediliyor. Bilim insanları Ankara ile ilgili açıklamalarda bulunurken acil dönüşmesi gereken bölgelerden ve 7 mahalleden söz ediyor. Bu da 180 bin vatandaşın can ve mal güvenliğini doğrudan etkileyebilecek bir konu.

Başkan Fethi Yaşar işte bu noktada başkentin hayat memat meselesi için dikkat çekiyor: “7 mahallemizi, 2 bin 350 binamızı, 44 bin 950 konut ve 7 bin 250 ticari merkezi ilgilendiren önemli bir konu. 14 yıldır yaptığım gibi hükümeti, yetkilileri ve kamuoyunu uyarmak istiyorum…”

Yazının Devamı

14 MAYIS RÜZGÂRI

Deprem felaketinin ardından yaraların sarılması için seferber olan Türkiye, seçim havasına girmiş durumda. Herkes depremin vurduğu kentlerde yaşanan zorlukların aşılması için dua ediyor ve elinden gelen yardımı yapmaya çalışıyor. Bir yandan ise gözler 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlerin sonuçlarına çevrilmiş durumda… Zaman daralıyor, merak artıyor… Seçimin galibi Cumhur İttifakı mı, Millet İttifakı mı yoksa başka bir aday mı olacak? Adaylar ve liderler seçim çalışmalarına deprem bölgesinden başlamış durumda…

YSK SEÇİM YASAKLARI AÇIKLANDI

Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) 14 Mayıs 2023 günü yapılacak Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimleri’nde uygulayacağı seçim yasakları ve uygulamaları Resmi Gazete’de yayımlandı. Seçim günü alkollü içki satışı olmayacak. Düğünler saat 18.00’den sonra olabilecek. Eğlence yerleri ise seçim günü kapalı olacak. Ayrıca yine saat 18.00’e kadar radyo ve yayın organlarında seçim sonuçları ile ilgili haber, tahmin ve yorum yapılamayacak.

Yazının Devamı

Türkiye ve Mansur Yavaş - 2

Cumhuriyetimizin başkenti Ankara hem Ankaralılar hem de Ankara dışından gelerek ekmeğinin peşine düşenleri bağrına basan, besleyen bir kenttir. Yaşanan felaketlerle mağdur olan depremzedelerin de güven duyduğu ve bulduğu yerdir… Biliyorsunuz, Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) ekipleri deprem haberi duyulur duyulmaz bölgeye intikal ederek arama kurtarma faaliyetlerine katıldı. Depremzedelerin barınma, beslenme, hijyen ve altyapı hizmetleri alanında çok büyük işler yaptı. Bölgeden Ankara’ya gelenler de mağdur edilmedi. ABB ve kentin tüm olanakları deprem mağdurları için seferber edildi. Ankaralıların da büyük yardımlaşması ve dayanışmasıyla ağırlanıyor, giydiriliyor, ihtiyaçları karşılanıyor.

Hayat da bildiği yoldan akıp gidiyor! Hayatın önemli bir parçası olan siyaset de öyle… Altılı Masa’da sular durulunca Türkiye’nin gözü yeniden ABB Başkanı Mansur Yavaş’a çevrildi. Çünkü Millet İttifakı’nın olası seçim başarısı, daha doğrusu CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı seçilmesi halinde, uygun göreceği bir zamanda Cumhurbaşkanı Yardımcısı olacak. Başkan Yavaş, hızlanan seçim çalışmalarında fiilen yer almaya da başladı ve Kılıçdaroğlu’nun deprem bölgesi gezisine katıldı…

Bu gelişmeler yaşanırken Ankara ihmal ediliyor sanmayın! Başkentin dört bir yanında bahar temizliği yapılıyor. Gençlik Parkı’nda ise ekipler havuzu ve yeşil alanları yaz aylarına hazırlıyor. Henüz depremin akıllarda, dillerde olmadığı 22 Ocak 2023 Pazar günü, Yenimahalle’de 650 bin metrekare alan üzerine kurulu yepyeni 11 yeşil alan projesinin toplu açılışı ile temel atma töreni vardı. O gün yaptığı konuşmada Başkan Yavaş, “Göreve başladığımız ilk günden beri ‘kim daha çok oy verdiyse o bölgeden hizmete başlarım’ anlayışını değil, ‘hangi bölgenin ihtiyacı varsa oradan hizmete başlarım’ anlayışını önemsedik. Kimseyi ayırt etmedik, 6 milyon Ankaralı için eşit hizmet ettik” diyerek yönetim anlayışını özetlemişti. Ankara genelindeki hizmetler aynı inanç ve kararlılıkla devam ediyor.

Yazının Devamı

Türkiye ve Mansur Yavaş

Ankara Türkiye’dir, Türkiye de Ankara! Başkenttir, tüm kentleri kucaklar. Darlıkta dayanışmanın, bollukta paylaşmanın adıdır. Yurttur, yuvadır, tarihtir, ana kucağı, baba ocağıdır sığınılan… Tüm bunların içi boş ifadeler olmadığını yaşadığımız deprem felaketinin ardından tekrar ispat etti Ankara. 11 ilimizi doğrudan etkileyen 6 Şubat ve sonrasındaki depremler yüzünden bölgedeki ve ülke genelindeki herkes tedirgin.

Acılar, ağıtlar kenetlenmemizi sağlarken fırsatçılık yapanlar, yağma peşine düşenler de var maalesef. Çok can yandı, çok can göçtü gitti. Ateş düştüğü yeri yakar ama bu ateşin bilançosu ağır oldu. Kapanması, sarılması zor yaralar açtı. Kentlerin yeniden ayağa kalkması epey zaman alacak, bu bir gerçek… Gerçek olan bir diğer konu ise hayatın devam ettiği…

Gözlerin çevrildiği yerlerden biri de siyaset sahnesi. Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı’nda yaşanan gelişmeler, ittifaklar dışında kalan partilerin atacağı adımlar gündemdeki ağırlığını artırıyor. Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. Yılında kim cumhurbaşkanı olacak? Yeni yüzyılın lideri kim olacak? Cumhur İttifakı’nın adayı mevcut Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan… Altılı Masa’nın adayı ise CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu oldu. İttifakları genişletme ve oy oranlarını yükseltme planları son ana kadar sürecek gibi görünüyor. Yeni krizler yeni sürprizler artık birçoğumuzu şaşırtmaz diye düşünüyorum.

Yazının Devamı

Teknolojiden üstün güç hassas burunlar

Türkiye bugüne de depremle başladı... Kayseri’nin Hacılar ilçesinde saat 05.28’de yaşanan 4.8 şiddetindeki deprem endişelendirdi.

6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından süren sarsıntılar farklı bölge ve kentlerde devam ederken, alınması gereken tedbirlerin listesi de her gün uzuyor… Felaketin ardından yaşadığımız süreçte önemi artan konulardan biri de özel eğitimli arama kurtarma köpekleri oldu. Özel eğitimli arama kurtarma köpekleri, deprem felaketinin ardından enkazlarda yapılan çalışmalarda pek çok canlının bulunmasını sağladı. Hayatını kaybeden vatandaşların cansız bedenlerinin bulunmasına da katkı sunan arama kurtarma köpeklerinin ülkemizde ve dünyada sayıları artıyor. Özellikle yurt dışından gelen köpeklerin çalışmalara katkısı büyük oldu. Meksika ekibinin çalışmalar sırasında rahatsızlanarak ölen arama kurtarma köpeği ‘Proteo’, facianın sembollerinden olurken; Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin (ABB) kurtarma ekibinde görevli hassas burunlar ‘Çakıl’ ve ‘Rüzgar’ ise 29 kişinin enkaz altından çıkarılmasını sağladı. Çalışmalar sırasında Rüzgar, 5 metrelik yüksekten düştü. Çakıl ise gözüne bir demir parçasının batması sonucu yaralandı. Ankara İtfaiyesi’nde tedavileri süren ‘Çakıl’ ile ‘Rüzgar’, 14 gün boyunca Kahramanmaraş’taki enkazlarda görev yaptı.

DEVLET DESTEĞİ ALABİLİYORLAR

Ülkemizde yalnızca 38 arama kurtarma köpeğinin deprem bölgesinde çalışmalara katıldığı bilgisini paylaşan uzmanlar, yurt dışından ise 400’den fazla köpeğin görev yaptığını belirterek, şu değerlendirmeleri yapıyor: -Köpeklerin burnunun üstünde henüz bir teknoloji yok. -Arama kurtarmanın her bölümünde başarılı bir şekilde görev alabiliyorlar. -Slovakya ve Çekya’da köpek sahibi ve köpeği özel eğitim alırsa devlet desteği alıyor. -Köpek sahiplerinin can dostlarına özel eğitim aldırması ve eğitim alanlarının sayısının artması büyük önem taşıyor.

Yazının Devamı

Konut değil ‘uçan daire’

‘Uçan daire’den kastımız uzay araçları ya da ufolar değil. Aile bütçelerini zorlayan, vicdanları sızlatan konut fiyatlarındaki yükseliş…

Pandemi günleri ile dünyada hiçbir şey eskisi gibi değil artık. İnsanların alışkanlıkları değişti, günlük hayatımıza yenilikler geldi, ekonomi yara aldı. ‘Üreten Türkiye’ olmanın avantajıyla kısa sürede toparlanacak ülkeler arasında yer alsakta enflasyon canavarı cebimize gözünü dikti.

Her alanda artan fiyatlar için önlemler alınmaya çalışılıyor. Fırsatçılar ise ellerini ovuşturmaktan geri durmuyor. Özellikle son 1 yılda yüzde 100’den fazla artan konut fiyatları, deprem felaketinin ardından vicdanları da sınıfta bıraktı…

Yazının Devamı

Dünyada her şey kadının eseridir

Bazı ‘günler’ için yazı yazmak zordur! Yaraları deşmek, gerçekleri dile getirmek gerekir… “8 Mart Dünya Kadınlar Günü” de bunlardan biridir. Önce; yaşadığımız gezegeni güzelleştiren tüm kadınların bu anlamlı gününü kutluyorum… Ardından; ortaya çıkışı büyük bir acıya, vahşete dayanan bu günün öyküsüne bakalım...

1857 yılı 8 Mart’ında Amerika’da 40 bin tekstil işçisi kadın 16 saatlik çalışmanın 10 saate indirilmesi, daha iyi bir ücret ve insani hak talepleriyle mücadele ederken, New York’ta bir grup kadın fabrikaya kapatılır ve çıkan yangında hayatlarını kaybeder. Amerika’daki sömürü düzeninin en çarpıcı örneklerinden biri olan bu vahşet, Birleşmiş Milletler tarafından 1977 yılında alınan bir karala, “8 Mart Kadınlar Günü” olarak anılmaya başlanır.

Savaşların, yoksulluğun, depremlerin, işsizliğin acımasızca ezdiği kadınlar, bugün pek çok alanda başarılarıyla parmak ısırtıyor ama hak yoksunluğu devam ediyor. Ülkemizde bitmek bilmeyen kadın cinayetleri, taciz, tecavüz olayları; fabrikalarda, tarlalarda, evlerde çalışan kadınların sorunları saymakla bitmez…

Yazının Devamı

ANADOLU’NUN YENİ MEDYA VİZYONU

Adını doğduğu topraklardan alan Anadolu Gazetesi; Basılı gazetesiyle okuyucusuna dokunacak; Dijitalde günceli anlık duyuracak… ‘anadolugazete.com.tr’ okunmak isteneni değil, doğruları yazacak…

ÖNEMLİ MARKA GÜÇLÜ KADRO

40. kuruluş yılını kutlamaya hazırlanan Büyük Anadolu Medya Grup, bugünden itibaren yeni bir döneme başlıyor. Ankara medyasının önemli markalarından olan Anadolu, gazetesi ve internet haber sitesi ile okuyucularının karşısına çok yakında daha da güçlü bir şekilde çıkacak.

DOĞRUYA DOĞRU, YANLIŞA YANLIŞ

Hayatın içinde olanları aktaracak, gündemde olan her şeyi yazacak. Ankara Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyelerinin çalışmaları duyurulacak; Ankaralının hakkı korunacak. Doğruya doğru, yanlışa yanlış demek için merhaba…

Yazının Devamı