Her şeyi bilenler!

Önümüzdeki günleri özetlemek gerek biraz belki ama hafızalarımızdan yararlanmak gerekecek, geleceğe dair özetler çıkarmak için bile.

Yine binlerce sayfalık iddianamelerde yazılanların tümünü tartışmadan okumadan doğru diye tanımlayanlar ve aynı şekilde hepsine itiraz edenler olacaktır.

Bir kelime okuma zahmetine girmeden topluca bir tarafta yer alma arzusu ile fikir serdedenler ile acaba sorusunu sorup cevap arayanları tarafsız olmakla suçlayanların konforu bir kez daha karşı karşıya gelecek gibi.

Bir taraf bu çabayı gösterenlere iktidar yanlısı diğer taraf muhalefetin trolü muamelesi yapacak ama onlar yine kusursuz kalacaklar. İşin kötüsü biz onların birçoğunun aslında evvelden de aynı şeyleri yaparak sonrasında nasıl utanmamayı başardıklarını da biliyor olacağız. Ama yine de onlar haklı olacaklar en azından kendilerine inanlar açısından ve dönüp gerçekler üzerinden kafa patlatmaya çalışan herkese de açıkça hakaret edebilecekler.

Yine medya ve sosyal medyada kuruldu mahkemeler sanki, daha öncekilerden farkı muhalif tarafta yer alarak bu tip ölçüsüzlüklerin daha sonra nasıl bir utanmazlık ve pişkinlikle altından kalkabilindiğini görenlerin bir kısmının daha ihtiyatlı olması olacak.

Ancak bugün sadece bugünden bakarak değerlendirilemez. Daha birkaç gün önce yazdığım gibi içinde bulunduğumuz ortamda yaşananların hiçbiri diğerinden bağımsız da algılanamaz. Bugün yine içinde yaşadığımız kaos ikliminin kahramanları daha önce de aynı yerlere kefalet koyalar ne yazık ki.

Bu isimlerin hemen hepsinin çok çabuk çark etme yetenekleri olduğunu biliyoruz. Yine aynı yeteneklerine güveniyor olabilirler. Bu ortamda hukuk işleyecek deniyor yine ama o hukukun işlemesi için hukukun bunu yaparken kendi başına olması gerektiğini atlıyorlar.

Burada önemli olan bağımsız yargı! Bağımsız olduğuna bizi ikna etmesi gerekenlerin kendileri olduğuna inanan bir grup var. Bir de tam tersi olduğuna ikna etmeye çalışanlar. Her iki şekilde de bağımsız yargının bu kefaletlere de bu eleştirilere de aynı biçimde karşılık vermesi gerekliliğinin de atlanıyor olması.

Tanıdık isimlerin daha önce şiddetle karşı çıktıklarına destek verip, destek verdiklerine karşı çıkabilme yeteneklerini süslü cümleler eşliğinde söyledikten sonra bunların hepsini bir plan dahilinde yaptıklarına toplumu ve kendilerini inandırabilme yetenekleri, oluşan sorgusuz sualsiz taraf olma yeteneklerindendir.

İnsanların fikirlerinin değişimi kendilerini geliştirmeleri sonucunda oluşursa kimse itiraz etmez. Bu gelişim fikirlerinizin de gelişmesini sağlayabilir. Ama daha önceki fikirlerinizin sizin dışınızdakilere maliyetlerini ödemeniz gerekir.

Böyle bir maliyete neden olabilecek kadar büyük fikirleri olan ve bunları her yerde ve zamanda hiç çekinmeden söyleyebilen insanların bedel ödemeden topluma yükledikleri maliyetler sonrasında en azından utanma duygularının olması gerekir ama o da yok sanırım.

23 yıllık bir iktidarın her davranışını ve 23 yıl boyunca yaptığı her şeyin doğruluğunu onaylayan medya fenomenleri kendilerinin aslında ince bir planın parçası olduğuna neredeyse toplumun her kesimini ikna etmiş görünüyorlar. Bir 23 yıl daha olsa orada da aynı hamleleri yaparak sonrasında az kaldı söylediğimiz güzel günler çok yakında gelecek diyerek her kalıba girebilecek yetenekteler.

İşin tuhafı kendilerine son derece güzel ayak uydurabilen muhalefet tarafından karşılıklar da bulabiliyorlar. Onlar da son derece tutarsız bir biçimde tutarlılıklarını devam ettirebiliyorlar. Elbette yanlarında siyasiler de var. Zaten onların birlikte yaptıkları hareketlerden olumlu ya da olumsuz etkilenecek olan kalabalıkların bölünmüşlüğü kadar işlerine yarayan bir şey yok.

Benim tahmin ettiğimden çok daha hızlı hareket edebilen bir manevra kabiliyetine sahip olan iktidar tarafının akıl verenlerinin içinde bir şekilde bedel ödeyerek affedilenler de olabilir. Ama hem bölgemizde hem de ülkemizde son derece hız kazanmış olan bir Orta Doğululaşma süreci yaşanıyor. Adını başka şekilde koyduğunuzda çok bir şey değişmeyecek gibi duruyor.

Eğer başarabilirsek hukukun egemen kılınmasından ve hukukun gerçek anlamı ile kimseyi istisna kabul etmemesinden başka bir yol yoktur. Bu durumda da mahkemelerin yürüttüğü süreçleri ve sonuçlarını bizim resmî açıklamalardan öğrenmemiz çok daha sağlıklı olacaktır. Öncesinde yapılacak haberlerin yorumsuz verilmesini başarabilecek olan arkadaşlar hala buralardaysa onlara itirazım olmaz.

Ama yine de ne olacağını günler ve haftalar önceden yazıp çizen gazetecilerin yeteneklerine şapka çıkarmak gerekiyor sanırım.