Enver Baltaş

Enver Baltaş

Defne=sağlıklı nefes!

Akdeniz defnesi, defnegillerden, her mevsim yeşil kalabilen, güzel kokulu ve yapraklarının kullanım alanı oldukça geniş olan bir çalı veya ağaç türü. Yemeklere lezzet kattığı gibi alternatif tıpta da birçok yararı vardır. Ayrıca Türkiye'nin tarım ihracatında önemli bir paya sahiptir

Gelelim saç cilt ve solunum yollarındaki önemine!

Sağlık bir bütün olarak ele alınması gereken konulardandır.

Yazının Devamı

Sabrın sonu selamettir!

Hiçbir başarı tesadüf değildir. Düşünmek yetmez. Harekete geçmek planlama ve hayata geçirmek için mücadele etmek gerekir. Bazen bütçe olmaz bazen bütçen olur engeller fırsat vermez.

Bazen de geç kalmış olursunuz. Yani anlayacağınız işlerin sisteme oturması hiçte kolay bir iş değildir. Küçücük bir işletmeyi dahi kurabilmek için ömrümüzü bitirirken bir devleti ülkeyi sil baştan dönüştürmek hiçte kolay olmasa gerek.

21 yılık iktidarın geçmişine bakalım ne var ne yok?

Yazının Devamı

Yol medeniyettir; ulaşamadığın yer senin değildir

2003 yılı öncesi mevcut 6 bin 101 kilometre (km) uzunluğundaki bölünmüş yol ağı ile sadece 6 ilimiz birbirine bağlıyken, 2003 yılından itibaren yapılan 22 bin 805 km yol ile toplam bölünmüş yol ağımız 28 bin 906​ km’ye ulaşmış ve 77 ilimizin birbiri ile bölünmüş yol bağlantısı sağlanmıştır.

Bölünmüş yol uzunluğunun 2023 yılında 29 bin 392 km’ye, 2024 yılında 29 bin 850 km’ye, 2025 yılında 30 bin 252 km’ye ulaşması hedeflenmektedir

​Tünel yapım çalışmaları kapsamında 2003-2021 yılları arasında 613 km uzunluğunda 386 adet tünel yapılarak yol ağımızdaki tünellerin sayısı 471’e, toplam uzunlukları 665​​ km’ye ulaştırılmıştır.

Yazının Devamı

Hocam sahneden in sahaya buyur

Bilimle uygulama ortak hareket etmeden başarı imkansız.

Kibir ve enaniyet insanın en büyük düşmanıdır. Ben şeytana mahsun bir kelimedir. Bilim insanlarımız ne zaman kaf dağlarından inerek çiftçilerimizin arasına karışıp bilgisini topluma faydalı hale getirdiği gün tarımın kurtulduğu gün ve milat olacaktır.

Değerli dostlar üniversiteler bilginin aktarıldığı ve uygulamalı öğretildiği yerlerdir. Burada öğretilen bilgiler sahaya doğru yansımadığını yaşayarak tecrübe etmekteyiz. Ülkemizde çiftçilik yapan insanımızın büyük oranı ailenin okutmayıp diğer kardeşlerinin okuması için kurban edilen kesimleridir. Hal böyle olunca ata dededen gördüğü tarım uygulamaları devam edip gelmektedir. Oysa her şeyin değiştiği gibi tarım teknolojisi ve uygulama teknikleri de değişmektedir. Bu değişime ayak uyduramayan çiftçilerimiz her geçen gün ekonomik gücünü kaybederek tek tek üretime veda etmekteler. Bu gidişat gıda enflasyonunu tetiklemeye başlamış olup raflarda iyiden iyiye hissedilir hale gelmiştir. Oysa bilen insanlarımız Dr. Doçent, profesör.

Yazının Devamı

Toprağa can ülkeye umudun adı leonardit doğal humus)

İnsanoğlunun yeryüzünde var olduğu günden bu güne en önemli hedefi beslenmek olduğu için hayatında rençberlik ve toprak çok büyük öneme sahip olmuştur. Rençberlik olabilmesi için üretimin ana kaynağı topraktır. Toprak ise yaşayan bir canlı organizma topraktan sağlıklı ve lezzetli ürün almak istiyorsanız toprak canlı organizmasını yaşatmamız şart. Toprak canlı organizmasının tek besin kaynağı organik maddelerdir. Yani, toprak organik maddesi=sağlıklı toprak sağlıklı toprak=sağlıklı ve lezzetli mahsul demektir.

Peki şuan ülke topraklarımızın durumu nasıldır? Ülke geneli yaptığımız toprak analizlerinde aldığımız veriler % 65’i organik değer bakımından %’1 in altında % 15 %’1 ve 2 arası nadiren bakir kalmış yerlerde % 3’leri görebilmekteyiz. Oysa olması gereken asgari %’4. tür.

Organik madde eksikliği toprağı işleten canlı organizmanın zayıflaması ve buda verilen fosfor ve patasyumun çözülmeyip toprakta birikinti halinde kalması ve toprağı çoraklaştırması demektir. Gübreye verdiğiniz onca para size fayda yerine zarar vermektedir. Peki bu işin formülü nedir? Allah'ın yeryüzündeki en büyük nimeti olan 3 milyon yılda tektonik hareketlerle toprak altında fosilleşerek günümüze ulaşan canlıların fosilleri yani doğal humus (leonardittir). Leonardit kömür ocaklarında linyitleşmemiş özel bir katmandan oluşmaktadır. Doğru katmandan alınan leonarditin içerisinde %’90 Lara varan organik madde bulunmaktadır. Bu hammaddeyi doğru çıkartıp doğru işleyerek humik asit haline getirdiğimiz de toprağın ana sütünü hazırlamış oluruz. Ülke topraklarımızın organik madde değerlerini göz önünde bulundurarak humik asidin insanlık için nedenli değerli olduğunu daha iyi anlamamız mümkündür.

Yazının Devamı

EYT çözüldü, emekliye zam aileye gam düştü

2022 yılı itibarıyla, son beş yılda evden uzaklaştırılan erkek sayısı 2 milyonun üzerinde. Yıllık evlenme sayısı, ortalama 580.000 civarında.

1990’larda, yıllık 90.000 civarında boşanma olurken; son yıllarda, yıllık boşanma sayısı 180.000 civarında. 3 evliliğe karşı 1 boşanma var.

Boşanmaların %33ü ilk 5 yılda, %22'si ikinci 5 yılda olmakta. Yani evliliklerin %55'i, ilk 10 yılda KESİNLİKLE sona ermektedir.

Yazının Devamı

Vatan SEVERLİK ve milliyetçilik nedir? Kişiler üzerinden tarif edeyim

TEİ Genel Müdürü Mahmut Akşit hoca, Babası Cevat Akşit hocanın telkinleriyle GE firmasında çalışırken ABD'den Türkiye'ye geldi ve bilgi birikimini yerli savunma sanayiimizin gelişmesi için kullanıyor.

PROF. MAHMUT FARUK AKŞİT KİMDİR?

1967 yılında Denizli’de doğan Prof. Dr. Mahmut F. AKŞİT, 1991 yılında Boğaziçi Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü’nden Lisans derecesi ile mezun olmuştur.

Yazının Devamı

Masanın gerçek sahipleri ve yancıları

Türkiye Cumhuriyeti siyaset tarihinde, çok ciddi bir dönemeç geçilmek üzere. Şu bir gerçek ki: Daha önce “Türkiye’yi kim yönetecek?” mücadelesi verilirken, şimdi “Türkiye’nin sahibi kim olacak?” mücadelesi verilmekte.

Siyaset sahnesindeki son perde, siyaset arenasındaki son mücadele. Sahnede ve arenada yer alan herkes bunun farkında; sahnede başrol olabilmek için var gücü ile rolünü oynuyor ve arenada hayatta kalabilmek için var gücü ile pazularını ve kılıcını kullanıyor. Rolünü iyi oynamazsa silinip gideceğini, pazularını ve kılıcını iyi kullanmazsa aslana yem olacağını iyi biliyor!

Bu mücadele kapsamında: “Asla olmaz; rüyamda görsem inanmam!” denilen şeylerin, kolayca olduğunu; “Asla yapmaz!” denilen adamların, hiç çekinmeden söz konusu fiilleri işlediğini; “Kıyamet kopsa, asla bir araya gelmezler!” denilen adamların, “N’aber kanka!” diyecek şekilde bir araya geldiğini ve voltran oluşturduğunu görüyoruz.

Yazının Devamı

Çağın firavunları ilahlık peşinde!!!

En ücra köyden en kalabalık şehirlere yönümüzü nereye dönsek bir bireysellik ve plansızlıklar silsilesi ile karşılaşıyoruz.

Üretimde verimliliği yakalayamıyor, maliyetleri düşüremiyor, kendimiz için işletme modeli oluşturamıyoruz. Sermaye biriktiremiyoruz. Biz hala küçücük bahçelerin üreticisi, küçük tüccarların satıcısıyız. Bu nedenle, ülkemiz tarımının en önemli sorunu olan parçalı arazi sorunu ne pahasına olursa olsun mutlaka çözüm bulmalıdır.

Pek çok defa ifade ettik. Ülkemiz tarımında inanılmaz bir plansızlık hakimdir. Tarım hiçbir kuralın olmadığı yegane üretim alanıdır. Yapılan hiçbir üretim tipi için izin gerekmez. Bu nedenle, tıpkı kentlerin planlandığı gibi, tarımında planlanması gerekir. Dileyenin dilediği yerde, dilediği üretim modelini uygulaması yerine, bölgeler için en uygun üretim tipleri belirlenmeli ve o tipler desteklenmelidir.

Yazının Devamı

Siyasi senaryolar gündemi meşgul ederken hayatınızdan çalıyorlar haberiniz var mı?

Giderek artan dünya nüfusu ve gıda ürünleri talebi hızla artarken üretim kaynaklarının sınırlı olması kaynak kullanım etkinliği ve verimlilik gibi kavramları ön plana çıkarmaktadır. Diğer fazla üretmek değil, kaynakların etkin ve rasyonel bir şekilde kullanılması önem kazanmaya başlamıştır.

Görev ve Sorumluluk alanı başta olmak üzere ulusal ve uluslararası düzeyde;

Tarımsal Üretim Yönetimi Araştırmaları

Yazının Devamı

Gıda krizi adım adım geliyor

Rusya Ukrayna savaşında buğdayın nedenli önemli olduğunu gördük, peki gördük görmesine de buğday verimi ve kalitesini artırmak için ne yaptık?

Türkiye geneli tüm topraklarımızın ıslah ihtiyacı var. Yumurta ..... ağzına dayanmadan tedbir alınmalı.

Deprem felaketinde yaşadığımız acıları gıda krizinde de yaşamamak için acil önlem alınmalı bu uyarı hayati derecede önemli.

Yazının Devamı

Kadın bir gün değil her gün değerlidir

Annedir, eştir, bacıdır, haladır, Teyzedir, kızındır, yani kıymetlindir.

İslam dininde kadın kutsaldır. Bu durum bir takım hadislerle ve ayetlerle de belirtilmiştir. Müslüm Birr 149. hadisine göre "Sizin en hayırlınız kadınlarına en iyi şekilde davrananlarınızdır denilmiştir" Aynı zamanda yüce peygamberimiz kadınlar için "Kadınlar size Allah'ın bir emanetidir" demiştir

İslam’da kadının oldukça önemli bir yeri ve konumu vardır. Kadın bir bütünün ayrılmaz parçasıdır. Hatta kadın ümmetin yarısıdır. İslam’da kadın temel eğitimi veren ilk öğretmendir. Bundan dolayı ümmetin geleceği hususunda kadın çok önemli bir etkendir. Kadın bozulduğunda toplumun bozulacağını çok iyi bilen İslam düşmanları kadını hedef almışlar kadını ifsad etmek üzere çalışmalar yapmışlardır. Bunu da onu erkeklerin arasına karıştırmak kadın erkek eşitliği sahte hürriyet gibi batıya ait fikirleri yayma suretiyle yaparken her çeşit yolu ve aldatma unsurlarını da kullanmışlardır.

Yazının Devamı

Sayın Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’a açık mektup

Sayın Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’a açık mektup

ENVER BALTAŞ

Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilinin bir paylaşımında İstanbul’da yasadışı eylem yapılıyor ve ülkemin polisine hakaret el kaldırma ve ülkeyi tehdit edecek kadar cüretkar davranışlar, yetmiyor bu eylemi geniş kitlelere duyurmak için sosyal ağlarında paylaşım yapıyorlar. Böyle bir paylaşımı görünce o kadar sinirlendim ki şu yorumu yaptım “ülkemin polisine el uzatan i…i’ler”. Bu yorumu kopyalayan Musa Piroğlu’nun avukatı el uzattığı hakaret ettiği ve her fırsatta bölücü cümleler kurduğu Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerine hakaret davası açtı ve kazandı.

Yazının Devamı

Toprağa ihanet ettik

Tarihimizin en acı felaketlerinden birini yaşadık. Çok sayıda insanımızı depremde kaybettik. Önemli bir miktar da hayvanımız telef oldu.

7’den 70’e herkes seferber oldu. Milletimizin merhametini, vicdanını, ferasetini bir kez daha iliklerimize kadar hissettik.

Uzunca bir süre bu yaraları sarmakla uğraşacağız hep beraber, millet olarak. Saracağız da… Gelecek geçmişten daha güzel olacak. Bunu başarabilmek için şimdi konuşma, tartışma, ortak akıl oluşturma, çalışma vakti.

Yazının Devamı

O masada neler oluyor?

Seçimler yaklaşırken muhalefet adayları o cami senin bu türbe benim geziyorlar. 5 vakit namazı kaçırmazlar, peygamber soyundan gelirler, Kur’an-ı Kerim’i ayetleriyle ezbere bilirler, belediye başkanı gezdiği şehirlerde bilboardlara, program afişinde cuma namazını da ekler. Umreye giderler. Anlaşılıyor ki seçime kadar bu görüntüleri daha sık görmeye devam edeceğiz. Yakında cübbe sarık giyerlerse de şaşırmamak lazım. Baktılar Atatürk üzerinden siyaset yapınca millet bunlara oy vermiyor, bazı saf Müslümanlardan ne kadar oy koparabilirsek diye en ala Müslüman görümüne bürünmeye çalışıyorlar.

Rahmetli Kadir Mısıroğlu uzun yıllar önce adeta bugünleri görmüş ve demiş ki, ''Eyy millet ben daha Müslümanım bana rey ver diyecekler'' diyerek günümüzde yaşadığımız sahneleri o günlerden öngörüsüyle bilmiştir Memlekete hayırları zaten olamaz biliyoruz

Ne bir proje var, ne bir yapacakları eser var, ne bir faydaları var, ne de zerre kadar umut var.

Yazının Devamı

Analiz

Savunma sanayimiz içinde beyan edilen yaklaşık 700 proje devam ediyor. Bu projelerde zaman zaman teknik, idari mali, siyasi hatalar ve/veya handikaplar ortaya çıkabilir Bunlardan dolayı da gecikmeler de olabilir. Bütün bunlar meseleye nasıl bakıldığıyla ilgili olmak üzere farklı kesimlerde farklı tepkiler de ortaya çıkarabilir Buraya kadar hepsine eyvallah.

Ancak farklı tepkilerin neye ve kime hizmet ettiği de mutlaka sorgulanır. Eğer içinde iyi niyet taşımadığı, ülkeye katkısının olmadığı, hatta süreçleri yavaşlatmak durdurmak, ülkeyi yarım akılla başkalarının çıkarına uyacak şekilde dizayn etmek amacıyla algı operasyonu niyeti taşıdığı düşüncesi oluşursa o zaman ona göre de cevabı alırlar

Eski çağlarda savaşlarda birer birer öne çıkıp çarpışılırmış, şimdi bu algı tacirleri aynı sayıda Rafale ve F16 uçağının karşılaşacağı veya ne var ne yok iki tarafın da aynı anda tüm uçaklarını ortaya süreceğini bize kaptırıp basit bir mukayese ile fikirlerimize yön vermeye çalışıyorlar. Eğer onlar öyle inanıyorlarsa devam etsinler, sakıncası yok. Buna yunan spiker bile güler(bizim silahlarımızı anlatırken adamcağızın hiç tebessüm ettiğini görmedim).

Yazının Devamı

Terör üzerinden dünyayı dizayn edenler tutuştu

İHA satışında mevzu sadece ekonomik değil.

Terörü kurdular ülkelerde huzuru bozdular. Demokrasi getiriyoruz deyip işgal ettiler. Ülkelerin tüm değerlerini götürdüler.

Bugün Bayraktar TB2 verilen ülkeleri göz önüne alırsak birçoğu terörle mücadele eden ülkeler. Başta Amerika ve İsrail önderliğindeki emperyalist ve siyonistler 100 yıldır öyle bir düzen işletiyorlar ki Bayraktar SİHA satışından çok onların kurduğu düzene mam-ı atılıyor.

Yazının Devamı

Bayraktar

Bayraktar TB 2 fiyat Performans yönünden sınıfında dünya üzerindeki en iyi sistemdir. Sistem maliyeti dünyadaki birçok sisteme göre çok düşüktür. Bunun yanında Bayraktar TB 2’ler Libya, Suriye, Azerbaycan ve Ukrayna’daki çatışmalarda kalitesini kanıtlamıştır. Yanı dünyada sınıfındaki (Taktik İHA) en iyi sistemi üretiyorsunuz ve bu sistemi kendi ülkenize çok düşük ücretle veriyorsunuz. Bunun karşılığı olarak bir muhalefet partisi lideri haksız rekabet olduğunu. Bu firmaya engel olacağını söylüyor. Ben burada bu kişilerin şahsi menfaatlerinin ve hırslarının vatan sevgisinin önüne geçtiğini net bir şekilde görüyorum. Bu şekilde düşünen insanlar geçmişte olduğu gibi bugün de ülkemizi geriye götürmektedir.

Bugün Bayraktar firmasını kurucuları firmayı kapatıp örneğin Rusya ya gitmek isterse Rusya bu firma için emin olun milyarlarca dolar ödemeye hazırdır. Benzer şekilde birçok Avrupa devleti bu firma için çok büyük teşvikler verecektir. Bayraktar ailesinin bütün amacı Türkiye’nin gelişmiş bir savunma sanayine sahip olmasıdır. Selçuk Bayraktar 5 yıl içinde Kızılelma Uçağını F 35, Rafael gibi insanlı jetler ile basa baş mücadele edecek seviyeye getirmek istiyor. Onun bütün amacı Türkiye’nin insansız savaş uçağı (insansız hava aracı değil) alanında dünyada bir numara yapmaktır. Destek olursak bunu mutlaka başaracaktır.

Son olarak Bayraktar firmasının varlığı TAI, Lantatek, STM gibi benzer sistemler üreten firmalara çok faydalı olmaktadır. Bu firmalar Savunma Sanayi Başkanlığı’nda belirli projeler yürütmektedir. Bu sayede bütün ihtiyaçlarımızı Türk savunma sanayi firmaları karşılamaktadır. Üstelik bu ürünler ihraç edilerek ülkeye ciddi bir gelir getirmektedir.

Yazının Devamı

Lokomotif tarımsal ticarî teşkilâtların desteklenmesi

Kooperatifçilik; bilimsel, politik ve kültürel arenada çok övülmüş, anayasa gereği de oluşturulmaya ve geliştirilmeye çalışılmıştır.

Ancak söz konusu kooperatifler; -ki, "At, sahibine göre kişner!" misali başarılı olan istisna kooperatifleri bir yana bırakırsak- hizmet vermeyi vaad ettikleri alanlarda maalesef başarılı olamamış; bilâkis suiistimal, sömürü, düzenbazlık, .. yuvası hâline getirilmiştir.

Devlet, özellikle Tarım ve Orman Bakanlığı eliyle birim kooperatiflere yönelik olarak 100*2 /50*4 damızlık sığır yetiştiriciliği, 30*10 besi sığırcılığı,.. vb. "Al da oyalan!" kabilinden projeler uygulamış; ölçek büyüklüğü olarak zaten yanlış olan bu projeler, hem çiftçiler tarafından suiistimal edilmiş hem de işletmelerin dağınıklığı, denetimin zorluğu- anlamsızlığı-hedefsizliği, .. gibi nedenlerle yeterince denetlenmemiştir. Söz konusu projeleri uygulayıp da âbad olan bir çiftçi kitlesi bulunmamaktadır.

Yazının Devamı

Kanun neyim kurtarmaz!

Uluslararası sözleşme mi olsun, anayasa değişikliği mi; özel kanun mu olsun, genel kanun mu?

Kahrolası mesele, uzun süredir gündemimizden çıkmış ve unutmuştuk!

Birileri; "fitne fırını"na ve "başörtüsü kazanı"nın altına kamyon dolusu odun attı, verdi körüğü ve ateşi harladı yine!

Yazının Devamı

Kapılar, bacalar ve delikler kapatılırsa; bilin bakalım nere gidecek?

Kazanmaya yönelik faaliyetler sonucu elde edilen para, genel anlamda 3 mekânda kendine yer bulur:

1. Yastık altı

2. Faiz

Yazının Devamı

Odalar ya kapatılsın ya çoğaltılsın!

Devletin, mesleklerin gelişmesini teşvik etmek üzere "kamu kurumu niteliğinde" kurulmasını sağlamak suretiyle teşvik ettiği ziraat odası, mühendisler odası, tabipler odası, diş hekimleri odası, ticaret odası, esnaf odası, baro, sendika, gibi kurumlar; belli güç odaklarının tekeline geçen, hükümetleri bile aşıp devlet ile mücadele etmenin yasal dayanağı hâline getirilen, mesleklerin gelişmesine hiçbir katkı sağlamayan, asalak, aidatları hortumlayan ve ödenmeyen aidatları da icra yoluyla tahsil edip hortumlayan hortumlama merkezleri oldu.

Asla kabul edilemez olan husus ise, bu örgütler; devlet ve millet aleyhine olan hususlarda kılı kıpırdamayıp da "terör örgütlerinin haklarını savunacak kadar" alçaklaşıp elinde bulundurduğu "temsil gücü"nü alenen Devlet ve Millet aleyhine kullanmaktan çekinmeyen, iğrenç ve başı ezilmesi gereken bir canavara dönüşmesi oldu.

Yandaş olanı ayrı, fondaş olanı ayrı, .. bir dert ve belâ!..

Yazının Devamı

Hay allah kahretmesin, yine çiftçi örgütleri!

Bu aralar; Anayasa, kanun, Cumhurbaşkanlığı kararı, kanun hükmünde kararname, yönetmelik, tüzük, ana sözleşme, ... vb. yasal düzenlemelerle tanımlanmış ve adeta bu çerçevede "idrar yaparak belirledikleri" "ÖZEL AV MINTIKALARI"na izinsiz dalmalar nedeniyle, çiftçi örgütleri arasında dalaşmalar başladı veya başlayacak.

Dalaşma ve hırlaşmaların sesi, ihtar etmek ve hatırlatmak amacıyla avlak bölgesini yeniden çizen idrarların kokusu gelmeye başladı.

Karşılıklı işmar, delici bakış, uluşma ve hırlaşmalardan tarafların birbirini anlamamaları hâlinde: Yakında, av sahasına göz dikenler ile avlağını ve avını koruma derdine düşenler arasında; kemik sesleri, uzuv kayıpları, kan kokusu, can verme hırıltıları, gelir sanırım!

Yazının Devamı

TARIM VE ORMAN BAKANLIĞI’NA TEŞEKKÜR ETMEK BOYUN BORCUDUR! (3)

Devletin bir kurumunun bir konuyu gerekli ve değerli görüp diğer kurumunun gereksiz ve değersiz görmesi, Devlet duruşunun ve hayatın olağan akışına aykırıdır.

Bilimsel ve istatiksel ispata rağmen, bu konuda herhangi bir kurum tarafından direnmeye devam edilmesi hâlinde; bu hususun 3 bakanın bir araya gelmesi suretiyle bakanlar düzeyinde görüşülmesi, hattâ uzlaşılamaması hâlinde, sayın Cumhurbaşkanının bizzat müdahil olması gereken bir konu olduğu bilinmelidir.

Çünkü;

Yazının Devamı