Tarlada 1 lira tezgâhta 15 lira

Dr. Mevlüt Şahin

Dr. Mevlüt Şahin

Tüm Yazıları

Türkiye'de her geçen gün çiftçiler mesleği bırakmak zorunda kalmaktadır. Üreticiler ürettikleri ürünleri zararına satmak zorunda kalırken, bir yandan da tarlada veya serada ürettikleri ürünleri bedavaya dağıtmakta veya yollara dökerek tepkilerini ifade etmeye çalışmaktadırlar.

Tarladan, markete veya pazara kadar uzanan süreçte, tüketicinin cebine yansıyan fiyat artışlarının; ürünün tarla fiyatı, lojistik maliyetler, aracıların kar marjları, depolama ve işleme masrafları, market giderleri ve vergi yükleri gibi faktörlerin etkisi ile artış göstermesi normaldir. Fakat 10-25 katı artması kabul edilebilir değildir.

Üreticiler ürünlerini değerinde satamıyor. Biz tüketiciler de ucuz ürün alıp tüketemiyoruz. Bu sorunun doğru şekilde analiz edilip acilen çözüm yolları bulunmalıdır.

Sebze ve meyve piyasasında kayıt dışı ticaretin önüne geçmek, gıda arzı ve güvenliğini ve kaliteyi arttırmak, ürünlerin izlenebilirliğini sağlamak için, “Sebze ve Meyveler ile Yeterli Arz ve Talep Derinliği Bulunan Diğer Malların Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkındaki Kanun” Ocak 2012’de yürürlüğe girmişti.

Bu kanun ile getirilen bazı hükümler halen uygulamaya aktarılamamışken günümüzde yeni hal yasası daha hazırlanmış ve uzun süredir Mecliste bekletilmektedir. Ne kadar çok kanun, yönetmenlik, yönerge çıkarırsanız çıkarın uygulanmadıktan sonra bu düzenlemeler yok hükmündedir. Eğer çıkarılan kanun hükümlerine uyulmazsa piyasalar kendi akışında şekillenmekte, karmaşıklık artmakta ve gücü olanın haklı olduğu bir düzen oluşmaktadır. O halde uygulanabilir yasa hükümleri oluşturulmalı ve bu yasalara uymanın bedeli neyse herkes o bedeli ödemelidir.

Örneğin halen uygulanan yasa da kabzımal olarak da bilinen komisyoncuların aldığı pay, ürünün satış fiyatının %8’ini geçemez denilmektedir. Hallerde komisyoncuların yasa gereği aldığı bu % 8 kar miktarı denetleniyor mu? Denetleniyorsa hangi birimler denetliyor? Bu denetimler hangi sıklıkla yapılıyor ve uymayanlara bu güne kadar ne kadar ceza verilmiş bilmiyoruz. Üretici ile tüketici arasındaki fiyat farklarının bu kadar yüksek olmasının temel sebeplerinden birisinin bu % 8 karlılık oranının denetlenmemesinden kaynaklandığını düşünüyorum. Yeni hal yasası getirseniz de uygulanmadıktan sonra hiçbir anlamı yok.

Mevcut Hal Yasası; üretilen ürünlerin özelliklerine göre künyelenmesini, barkot sistemiyle satışa sunulmasını ve ürün kimlikleri oluşturularak “hal bilgi sistemiyle” ürünlerin kayıt altına alınmasını öngörmektedir. Ürünler barkotlandığına göre tarlada veya serada üretilen ürünler tüketiciye gelesiye kadar kaç el değiştirdiği ve fiyatlarının da kimler tarafından haksız şekilde arttırıldığı kolayca anlaşılabilir demektir. Kanun koyucu haksız kazanç elde edenleri isterse engelleyebilir.

Atatürk Üniversitesi İdari ve İktisadı Bilimler Dergisinde yayınlanan bilimsel bir makale de hal çalışanları arasında yapılan anket sonuçlarına göre, yeni hal yasasının kayıt dışılığı engellemediğini düşünen katılımcıların oranının % 63 olduğu ifade edilmiştir. Bunun sebebi mevcut kanun değil kanun hükümlerinin tam olarak uygulanmamasıdır. Halen daha hallere gelen ürünlerin barkotlanması ve hal bilgi sistemine girişleri tam olarak sağlanamamaktadır.

Mevcut yasa tam olarak uygulansa çiftçinin sırtından beslenenleri devre dışı bırakılarak sebze ve meyvelerin fiyatlarının ucuzlaması ve gıda enflasyonun düşürülmesi sağlanabilir.