Eğitimi eğitme eğilimindekilere
Kıymetli okurlar, siyaset yüzyıllardır eğitimi eğiterek insan geleceğine yön verme telaşında. Kimi zaman bu telaş insan gelişiminin ve dünya gerçeklerinin dışında sadece istendik nesil yetiştirmek için kurgulanmaya odaklanır. Nedir bu istendik nesil? İstendik nesil, günü kabul eden geleceğe dair umudu olmadan önüne konulanı kabul eden nesildir. Siyasetin bu amacı sadece bu topraklara ya da bu çağa özgü bir durum değildir. Bu durum dünyanın her yerinde her zaman aralığında böyleydi. Oysa bize lazım olan birey, düşünen birey, katkı sağlayan birey, umudu olan bireydir.
Eğitim insanlığı eriterek şekil verme değil farklı şekillerdeki bireylerin özelliklerine göre onları geleceğe hazırlama ve şekli ne olursa olsun geleceğe umutla bakması için güçlendiren bir sistem olmalıdır. Peki, bunun için neler yapılmalıdır?
İlk ve en önemli yol eğitimcilerin yeniden özgüvenlerini sağlamaktır. Veliler olarak öğretmenlerimize sahip çıkacak, saygımızı çocuğumuzun geleceği için sevgiyle yoğurup çocuğumuzu öğretmenimize emanet edeceğiz (Şiddet Eğitimi Korkutursa Geleceğimizden Korkmaya Başlayabiliriz!).
Eğitim yöneticileri yetiştireceğiz. Aklın, bilimin ve ilimin ışığında öğretmenlerin yanında duran liderler yetiştireceğiz. Öğretmen özlük haklarını düzenleyeceğiz. Onları sadece okul-ev arası yaşam sürmekten çıkarıp tiyatro, sinema, fuar, kongreler ve gezilere gönül rahatlığıyla gidebilecek maddi güce sahip olmalarını sağlayacağız. Zira önce öğretmen sonrası zaten öğrenci başarısı ve mutluluğudur.
Peki öğretmenden sonrası? Gelin biraz ayrıntıya girelim.
TDK’de birey: “Kendine özgü nitelikleri yitirmeden bölünemeyen tek varlık; fert.(TDK)” olarak tanımlanmaktadır. Kendine özgü nitelikler nedir? Kişilik, zekâ, yetenek, zayıf ve güçlü yönleri, ilgi alanları, kültürel arka planı gibi birçok şey sayabiliriz. Peki, kendine özgü nitelikleri yitirmeden bireyi nasıl geleceğe hazırlayabiliriz?
Öncelikle tanıyacağız, kendine özgü nitelikleri bileceğiz, bu özelliklere uygun planlama yapacak, uygulayacak ve değerlendireceğiz. Okullaşmayı arttırarak kalabalık sınıfları seyreltecek, öğretmen özlük haklarını iyileştirecek… ve bizlerde öğretmen olarak vazgeçmeyecek, çalışacak, üreteceğiz.
"Eğitimde Bireysellik", her öğrencinin kendine özgü ihtiyaçlarını, öğrenme stillerini, ilgi alanlarını, güçlü/zayıf yönlerini dikkate alarak öğrenme deneyiminin kişiselleştirilmesi anlamına gelir. Bunu, standart müfredat veya öğretim yöntemleri ile gerçekleştirmek mümkün değildir. Öğrencinin öğrenme süreçlerine uygun öğrenme fırsatları sağlamak gerekir. Bu konuda sınıf öğretmenlerinin yanı sıra en büyük görev rehberlik ve psikolojik danışmanlara düşmektedir.
Milli eğitim standartlarına baktığımızda 300 öğrenciye bir rehberlik öğretmeni öngörülmektedir. Bu sayı çok yetersizdir. Her okulda rehberlik ile ilgili ekipler kurulmalıdır. Bu sayede her çocuk için ayrı ve özel zaman ayırıp onları tanıyabilecek, zekâ alanlarının yanı sıra yetenek, ilgi ve becerilerine göre programlar oluşturarak takip ederek öğrencileri geleceğe nitelikli bir şekilde hazırlayacaklardır. Okullar bünyesinde açılacak rehberlik araştırma merkezlerinde, eğitim ve atölye çalışmalarıyla çocuklarımıza ve velilerimize ulaşılabilecektir.
Okul Rehberlik Merkezi tarafından kurum içi seminerler organize edilerek öğretmenlere; Öğrenme ve Öğretme Süreçleri, Yapay Zekâ Destekli Ölçme ve Değerlendirme, Özel Eğitim ve Rehberlik, Eğitim Araştırmaları, Ar-Ge Çalışmaları, Eğitimde Kapsayıcılık, Sosyal Etkileşim ve İletişim, Dijital Yetkinlik gibi konuların yanı sıra alan uzmanlığına yönelik eğitimler yüz yüze verilmelidir.
Unutmayalım ki; başarı, takip edildiğini bildikçe daha da ileri gitmek için mücadele eder.
Değerli YeniAnkara.com.tr okurları,
YeniAnkara.com.tr ekibi olarak Türkiye'de ve dünyada yaşanan, haber değeri taşıyan gelişmeleri sizlere en hızlı, tarafsız ve kapsamlı şekilde sunmak için çalışıyoruz. Bu süreçte sunduğumuz haberlerle ilgili eleştiri, görüş ve yorumlarınız bizim için çok değerli. Ancak, karşılıklı saygı ve hukuka uygunluk çerçevesinde, daha sağlıklı bir tartışma ortamı oluşturmak adına yorum platformumuzda uyguladığımız bazı kurallarımız bulunmaktadır.
Sayfamızda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına ve evrensel insan haklarına aykırı yorumlar onaylanmaz ve silinir. Okurlarımız tarafından yapılan yorumların, (diğer okurlara yönelik olanlar da dahil) kişilere, ülkelere, topluluklara, sosyal sınıflara ırk, cinsiyet, din, dil başta olmak üzere ayrımcılık içermesi durumunda, yorum editörlerimiz bu yorumları onaylamayacak ve silecektir. Onaylanmayacak ve silinecek yorumlar arasında aşağılama, nefret söylemi, küfür, hakaret, kadın ve çocuk istismarı, hayvanlara yönelik şiddet söylemleri de yer almaktadır. Suçu ve suçluyu övmek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suçtur, bu nedenle bu tür yorumlar da YeniAnkara.com.tr sayfalarında yer almayacaktır.
Ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde doğruluğu kanıtlanamayan iddia, itham ve karalama içeren, halkı kin ve düşmanlığa tahrik eden, provokatif yorumlar da yapılamaz.
Markaların ticari itibarını zedeleyici, karalayıcı ve ticari zarara yol açabilecek yorumlar onaylanmaz ve silinir. Aynı şekilde, bir markaya yönelik promosyon veya reklam amaçlı yorumlar da onaylanmaz ve silinecek yorumlar kategorisindedir. Diğer web sitelerinden alınan bağlantılar YeniAnkara.com.tr yorum alanında paylaşılamaz.
YeniAnkara.com.tr yorum alanında paylaşılan tüm yorumların yasal sorumluluğu yorumu yapan kullanıcıya aittir, YeniAnkara.com bu sorumluluğu üstlenmez.
YeniAnkara.com.tr'de yorum yapan her okur, yukarıda belirtilen kuralları, sitemizde yer alan Kullanım Koşulları'nı ve Gizlilik Sözleşmesi'ni okumuş ve kabul etmiş sayılır.
Kurallarımıza uygun şekilde saygı, nezaket, birlikte yaşama kuralları ve insan haklarına uygun yorumlarınız için teşekkür ederiz.