“Yeni bir döneme giriyoruz”
Yeni bir işaret fişeği Devlet Bahçeli’den. Daha önce de işaret fişekleri atıyordu, duymak ve anlamak istemeyenlerin gürültüsü ya da sessizliğinde, arada kaynatılıyordu. Devletin sessiz uyanışı sürüyor, gelinen aşamayı fişeğiyle işaretliyordu Bahçeli.
DSP-MHP-ANAP koalisyonu hükümetti.
Başbakan Bülent Ecevit’in “Hayatımdaki tek pişmanlığım” dediği Kemal Derviş, ekonomiyi değil de ülkeyi düzeltmeye gelmişti sanki. Tarım ve hayvancılık dahil her şeyi dümdüz etti.
12 GÜN KAYBOLAN BAKAN
Derviş, 12 gün ortadan kaybolmuş, Bakanı için Ecevit, “Ne Türkiye ne Amerika’da bulamadık, ulaşamadık” demişti. Ortaya, bir bakan olarak boyundan büyük ‘erken seçim’ sözleriyle çıktı Derviş. Siyaseti de düzeltme akılları almış 12 günde.
1999 depremlerinin iyice bozduğu ekonomi için önlemler alınmış, hükümet meyvesini yemeye hazırlanırken gelmişti erken seçim çağrısı.
Hükümet ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, niyetin önünü kesmeye yönelik 7 Temmuz 2002’de Bursa Keles’de düzenlenen Kocayayla Türkmen Kurultayı’nda, kimsenin beklemediği ‘erken seçim’ açıklamasını yaptı. 15 Temmuz 2002’de ayrıntılı basın açıklaması geldi.
3 Kasım 2002’de yapılan erken seçim, Dervişleri değil Ak Parti’yi iktidar yaptı.
“CUMHURİYET’İN ÜÇÜNCÜ EVRESİ”
16 Nisan 2017’de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi kabul edildi. 24 Haziran 2018 seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan tekrar ama partili Cumhurbaşkanı seçildi.
Bu seçim öncesi 3 farklı televizyon kanalında denk geldiğimiz Devlet Bahçeli, üçünde de “Cumhuriyet’in üçüncü evresine geçiyoruz” sözlerini etmiş, bir tanesi de “Bu ne anlama geliyor?” diye sorma gereği duymamıştı programcıların.
Bir başka işaret fişeğiydi arkasından Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi gelen.
NİYE YENİ DÖNEM?
1 Ekim 2024’te “Yeni bir döneme giriyoruz” diyor, Meclis açılışında muhalefetin tüm partileriyle el sıkışıyordu Bahçeli. Yeni işaret fişeğini ateşledi.
Batı’nın kullanıma soktuğu İsrail’den çok ilginç açıklamalar geliyor. Netanyahu, bakanları, askeri yetkililer, çok iddialı açıklamalar yapıyor: “Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak”, “Ortadoğu’da sınırlar değişecek”, “Her şey çok hızlı olacak” gibi.
Hatta ABD'li emekli Albay Douglas Mcgregor, bir televizyon programında, Türkiye’ye ne zaman ve nasıl PKK/YPG ile saldıracaklarını bile açıkça anlatmış.
Bahçeli’nin “Yeni bir döneme giriyoruz” sözleri ve davranışlarını, artık içeride sert kutuplaşmayı bitirme zamanı olarak okuyabiliriz.
Ulusal, ciddi bir tehdit kapımıza dayandı, gayet de vahşi ve hak, hukuk, insanlık tanımıyor, dışarıdan önce içeride kırılmayalım uyarısı.
İFŞA DEVRİ
7 Şubat 2012’de MİT Başkanı’yken Hakan Fidan’ın FETÖ kumpasıyla alınmaya çalışılması, son kırılma noktasıydı. İçimizdeki sinsi uzantıların uslu durmayanları, açık edilmeye başlandı.
15 Temmuz 2016’da askeri darbe girişimine kalkan en sinsisi FETÖ açık edildi.
Örneğin PKK dahil her türlü musibet için çalışan, bölgeye 25 yılını vermiş Rahip Brunson, tıpış tıpış ülkesine döndü.
İçeride rahat dolaşmaya ve çalışmaya alışmış istihbaratçıların eli ayağı durmayanları, ya sınır dışı ediliyor ya da ifşa.
TAHAMMÜL SINIRLARI ÇİZİLİYOR
‘Devlet’ işiyle siyasi parti işini ayıramayanların bu ayrımı dikkatle okuma zamanı ‘yeni dönem’. Ulusal çıkarlar ile parti siyasetlerini, aynı havanda dövme devri değil.
İsrail üzerinden Batı’nın çıkışına, tahammül sınırını gösteriyor devlet. Bu süreci okuyamayanlar, magazinleştirenler, bilerek ya da bilmeyerek karşı duranlar, köstek olanlar, beklenmedik ifşa ya da tasfiye hamlelerine hiç şaşırmasınlar.
Şakası yok, Lübnan’dan sonra Suriye’den, PKK/YPG ile kapımızdalar. Çok hızlı olacağını da İsrail’in psikopat idarecileri, meydanı boş bulmuş, gevşek gevşek dillendiriyor.
‘Yeni dönem’ fişeği nereyi işaretliyor, dikkat kesilmeli.