Samanpazarı’nın derman dedesi vedalaştı

Ankara’nın en eskilerinden 8’inci eczanesi, Samanpazarı’ndan Kale’ye doğru çıkarken sağda, Can Sokak 4 numaradaki Derman Eczanesi’dir. Kapısında kuyruk göreceğiniz Ankara’nın tek eczanesidir.

Baba Nazmi Dermancı’nın açtığı eczane, 1945’ten beri, 80 yıldır orada. 1956’dan beri de oğul Niyaz Dermancı deva oluyordu dertlere. Eczanede 70, ömründe 98 yılı doldururken hastaları ve Ankaralılarla vedalaştı Niyaz dede.

Çok isteyerek seçtiği ve adanmışlıkla yaptığı mesleğini, arkasından takip eden çocukları ve torunlarına devretti. İki oğlu da eczacı, bunlardan biri de Ulus’ta 1946 yılında kurulan Başkent Eczanesi’nin geleneğini sürdürüyor. 2 Ocak 2013 tarihinde Milliyet Ankara Gazetesi’nde yayınlanan söyleşimizde, biraz tereddütlüydü torunları için; mesleğini seçmelerini çok istiyordu.

ÇARIKLAR KAPI ÖNÜNDE ÇIKARILIRDI

Çorlu’da otururken babasının “Burada eczane işi olmaz, Ankara’ya gitmek lazım” demesiyle 10 yaşındayken 1937’de Ankara’ya gelirler. İçcebeci’de İltekin İlkokulu’nda başlar, Atatürk Lisesi’nden mezun olur. Ancak çok istediği Ankara Eczacılık Fakültesi’ne giremez ama aynı notlarla İstanbul ve Ankara Tıp Fakülteleri’ne kabul edilir. Ankara’da kalır. Önce doktor olur, 1956’da çok istediği Eczacılık Fakültesi’ni bitirir.

Eczacılığın çok değerli, köylülerin kirlenmesin diye çarıkları eczane önünde çıkardığı zamanlar. Babadan hariç, büyük abla da eczacı. Mezun olur olmaz babası Nazmi bey, oğlu Niyaz’a devreder eczaneyi.

DERDE GÖRE İLAÇ

Derman Eczanesi’nin kapısında kuyruk olur çünkü derde göre ilaç yapılırdı. 7-8 ‘mütahzar’ denilen kendi imalatı ilaçlardan bizim bildiğimiz bir tane kalmış, uzmanı olduğu cilt losyonları ve kremlerin üretimi ise devam ediyordu.

Eczane usulü şöyle: Kapıdan girenin numarası yoksa küçük kâğıdın üstüne ismi yazılıyor. Adı çağrılınca tezgâha yaklaşıyor, derdini anlatıyor. Aynı kâğıdın üzerine numarası, derman olacak ilaç, yanına lirası yazılıyor. Numarası varsa kaydı var demek, kaydı açılıp, gelişmesi ne durumda, son haline bakılıyor. Böyle bir düzenle işleyen yöntem, kuyruksuz gün geçirmiyordu.

Çoğu, cilt hastalığı şikayetçilerinden oluşur kuyruk. En ucuza en hızlı tedavi çaresi arayanların derman kapısıdır eczaneleri. Doktorluk işlerini de eczacıda halletmeye çalışanlar oluyordu ama Niyaz dede, ilaç yaparken kullansa bile doktorluğuyla eczacılığını karıştırmıyordu.

2 Ocak 2013'te yayınlanan söyleşimizde, hikayesini paylaşmıştı Niyaz Dermancı

SAMANPAZARI’NDAN GELEN ÇATIRTI SESİ

Ankara’yı Ankara yapan bir tuğla daha eksildi duvarından. Samanpazarı’nın Can Sokak 4 numarasından geldi bu kez çatırtı sesi. İnsani sorumluluğunu unutup, sağlığı can ticaretine dökenlerin üzerimize çökme sesidir eksilen bu tuğlayla gelen çatırtı.

80 yıl adı gibi derman olan müze eczanemizi, 70 yıl bu köşede direnen Niyaz Dermancı’yı, birer Ankara ve insanlık değeri olarak saygı ve minnetle selamlıyoruz.

Bunca yıl verdiği emeğin karşılığı Allah’tan rahmet, cennet mekan diliyoruz Niyaz Dermancı’ya, nur içinde yatsın.