Bugünler 12 Eylül’ün meyvesidir

Ali İnandım

Ali İnandım

Tüm Yazıları

Acı ve zehirli meyvesini yiyoruz bizim gibi insanlığı da kanser eden vahşi kapitalizmin. Yaşadığımız baş döndürücü olumsuzluklara şaşırmamalıyız, 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi ile ülkenin bünyesine zerk edilmişti, siyasi, ekonomik, toplumsal bütün uzuvlarımızı günden güne daha kötüleştiriyor ‘altta kalanın canı çıksın’ hastalığı.

Elma şekeri gibi tatlı kısmına aldandık, altındaki acı, zehirli meyvesini yiyoruz artık. Paylaşmayı, dayanışmayı, ahlakı, insanlığı bitiren bu hastalığın, tüm dünyayı kanser eden meyvesidir yaşadıklarımız.

12 Eylül 1980 Askeri Darbesi, ülkemizdeki en etkili müdahalesidir Batı ve vahşi kapitalizmin. Tüm değerlerimiz, ilkelerimiz, siyasi, ekonomik, toplumsal ahlakımız üzerinden dozer gibi geçip, genetik yapısını bozmuştur ülke ve milletin.

DEĞERLERİ VE DEĞERLİLERİ TIRPANLADI

Aydınlarını tırpanlamış, kurumlarını itibarsızlaştırmış, tarihini çarpıtmış, parayı tanrının bile önüne geçirmiş, ahlakı enayilikle eşdeğer seviyeye indirmiştir bu hastalık.

Paylaşma ve dayanışma olmadan, toplumla yaşanamayacağını unutturdular bize. Hayvani güdülerimizle kendimizi kurtaracağımızı sanıyor, üstünden geçebildiğimizi ezerek varolacağımızı sanıyoruz. Böylece kendi ezilişini kabullendiğin gözden kaçırılıyor.

Zengin zenginliğine katıyor, güçlünün adaleti işliyor, altta kalanın canının çıkması mübahlaştırılıyor. Hayvanlar da bu kadarını yapıyor zaten, insan olma ayrıcalığını hangi vasfımıza dayandıracağız o zaman?

12 EYLÜL, BÜTÜN KAPILARIMIZI KIRDI

Yolsuzluklar, siyasi ahlaksızlıklar, niteliksiz eğitim, çeteler, mafyalar, terör örgütleri, fuhuş ve pornografi, su içer gibi iftiralar, sapkın çocuk istismarları, kadın cinayetleri, akla zarar yöntemlerle dolandırıcılıklar, cezasız suçlar ya da suçluyu kayırmalar, ahlaksız adalet ve güvenilmez kolluk güçleri, meydanı boş bulan cehaletin cesareti… Hepsi patladı, uçuruma çekiyorlar bizi.

Neoliberalizm, diğer adıyla vahşi kapitalizm, özetle ‘altta kalanın canı çıksın’ sistemi, daha önce denediği bütün kapılarımızı kırarak 12 Eylül 1980’de girdi içeri. Yukarıda saydıklarımızdan fazlasını bünyemize bulaştırdı.

Efendim darbeyi, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) desteklemiş. İran’da, Pakistan’da, Arjantin’de de aynı dönemde aynı darbeler yapıldı. Dünyada bu darbelerden nasibini almayan kalmadı. ABD’ye kök söktüren Vietnam, Çin, Rusya komünistken kapitalist oldu!

DEVLETLERİ AŞAN GÜÇLER

Bu zehirli aklın hoyrat gücü ABD ise tilki aklı İngiltere’dir. Şimdi kendileri de bu tehditlerle karşı karşıya. 193 ülkenin üye olduğu Birleşmiş Milletler (BM), Filistin’deki aleni soykırımı trene bakar gibi izliyor, boş laflarla gün geçiriyor. Anlamsız, gereksiz, icat edilmiş Ukrayna-Rusya Savaşı’nda etkisiz.

Devletlerin gücünü aşan, istediği gibi yönlendiren güçler var demek dünyada; tüm dünya devletlerini oyuncağı yapmış güçler. Onların arzularını yerine getiriyoruz birbirimizi yiyerek.

Tüm ülkeler, kendi 12 Eylül’lerini tadıyor, bizim gibi ağır bedelini ödüyorlar. Sonu insani olmayan sapkın, yeni bir sisteme yönlendiriliyoruz. Taşıyacağından fazlasını bugüne kadar taşıdı, insanlığın, sabrı ve gücünün bittiği yere geliyoruz.

HESAPLAŞMA ZAMANI

Elma şekerinin şekerli kısmı bitti, zehirli meyvesinin sonuçlarıdır bugünler. Yamaçtan yuvarlanan kaya hızıyla bozuluyoruz. Hastalığın tersine değil de tam göbeğine koşuyoruz birbirimizi ezerek. Haksızlığı, vahşeti, yakıştırılan hayvanlığı, hak etmiyor muyuz böyle devam ederek?

Kanserin, ölümcül aşamasına geçtik Kovid-19 salgınıyla. Salgınlar ve kısır ama küresel savaşlarla bedenimizi, internet ve sosyal medya ile beyinlerimizi öldürmek niyetindeler. Yaşadığımız 12 Eylül’ler ve meyvesi olumsuzluklar fırtınası, bu sapkın aklın zaferidir.

İnsan ve ülkelerin varlığı ya da yokluğuyla beslenen bu yamyamlıkla hesaplaşma zamanı geliyor. 12 Eylül 1980’den bu yana yaşadıklarımız, bu yamyamların bizi de kendilerine benzetmesiyle sonuçlandı. Böyle devam edersek kendimizi, özümüze dönersek freni boşalmış pervasız bu sözde seçkin yamyamları bitireceğiz.