Ahmet Sandal

Ahmet Sandal

Bencillik mutsuzluktur/hırs zararlıdır

Hırs zararlıdır. Hırs insanı hatadan hataya sürükler. Hırslı insanların bencil olduklarını söylemeye dahi gerek yoktur.

Sırf kendisini düşünen ve aynen bir nalıncı keseri gibi, “hep ben ben ben, hep bana bana bana” diyen insanlardan kimseye hayır gelmez.

Hatta o insanlar kendilerine de hayır vermezler ve önce zararı kendilerine verirler.

Yazının Devamı

Diğerkâm olmak/bencil olmamak

Ahlakın dereceleri kısım kısım yükselir. "Başkalarının iyiliği için kendisini feda etmek", ahlak ve fazilette en zirvedir.

Bunu ancak, Peygamberler, Allah'ın evliya ve salih Kulları başarabilir. Ahlakın en taban, en alt seviyesi ise "sana yapılmasını istemediğini başkasına yapmamaktır."

Bunu herkes başarabilir. İnsanlar işte ahlakın, bu en basit seviyesini yerine getirseler, Dünya adeta Cennet olurdu.

Yazının Devamı

Akılcılık/denge üzere olmak

İslam dini akıl dinidir. Sevgili Peygamber Efendimiz (asm) “aklı olmayanın dini yoktur” buyurmaktadır.

Din sorumluluk gerektirir ve sorumluluk ancak akıl sahipleri için geçerlidir. Akıl sahiplerinden hesap sorulur, ancak aklı olmayan bir deliden kim hesap sorabilir?

Aklını kullanan ve ona göre hareket eden, her daim mutlu ve huzurlu olur. Bunun tersini yapan, yani aklına değil de nefsine ve hevasına tabi olan, rezil ve rüsvay olur.

Yazının Devamı

Akıl yaştan gelmez baştan gelir (idrak yaşla değil ruhla ilgili bir husustur)

“Akıl yaşta değil, baştadır.” Gerçekten de doğrudur.

Kendiliğinden durduğu yerde yetişen yalnızca ağaçlardaki meyvelerdir. Onlar için de güneş gereklidir.

Evet, bir insanın yaşının çok olması onun bilgili ve olgun olduğu manasına gelmez. İnsanın olgunluğu ve bilgili olması, tefekkür ve çalışmayla ilgilidir.

Yazının Devamı

Akıl ve ruh arasında bağlantı

Akıl ile ruh arasında bağlantı vardır. Akıl, ruhtan bir yansımadır. Nefis ise bedenden bir yansımadır.

Nefis hayata ruh gözüyle değil, madde gözüyle baktığı için, “insana hazzını yükseltmeyi emreder, zevkine ve keyfine bak diye telkinlerde bulunur.”

Halbuki ahlak, ruhun bir isteğidir.

Yazının Devamı

Feodal anlayış: Demokrasicilik ve particilik

Elbette siyasi partiler demokrasinin en merkezinde yer alır.

Elbette siyasi partiler demokrasinin vazgeçilmez unsurlarındandır.

Elbette partiler olmazsa demokrasi olmaz.

Yazının Devamı

Akıl, iz’an ve vicdan terazisinde dünya ve ahireti tartmak

Akıl nedir? İz'an nedir?

Önce kısaca tanımlayalım:

Akıl: a-İnsanda bulunan düşünce, anlama ve tedbir alma, iyiyi ve kötüyü ayırt edebilme hassası, us. b-İdrak, bilip anlama, fehim, kavrayış, zekâ. c-Hafıza, hafıza kuvveti. d-Görüş, tedbir, rey. e-Düşünme, tefekkür.

Yazının Devamı

Etkili yönetimin yolu etkili iletişimden geçer

İletişim, en az iki kişi arasında bilgi, duygu ve düşünce alışverişi, karşılıklı mesaj aktarımıdır. İletişimin bir göndereni, bir de alıcısı vardır. İletişimde hedef, alıcının davranışını bilinçli bir şekilde etkilemeye çalışmaktır. İletişim süregelen döngüsel söz, hareket ve tavırlardır. Kişiler mesaj gönderir, karşı taraf mesaj alır, yorumlar, sonuç çıkarır, tekrar gönderir. Bu döngüsel süreç için (yani her bir iletişim için) bazen bir saniye ya da bazen bir salise yettiği gibi, bazen daha uzun sürelerde iletişim gerçekleşir.

İletişimin kısa tarifi ve açıklaması budur da, bizim için önemli olan “etkili iletişim” dir. Onu nasıl tarif edeceğiz. Şöyle tarif edeceğiz: Etkili iletişim, söz, ses ve davranış şeklindeki üç iletişim öğesinin en etkili ve en verimli bir şekilde kullanılarak iki ya da daha fazla kişi arasında etkili bir ilgi ve yakınlık kurulmasıdır. Başka bir ifadeyle, “doğru yerde, doğru zamanda, doğru kişiye doğru mesaj vermektir” etkili iletişim.

Etkili bir iletişim kurmak isteyen kişi, bireysel farklılıklara, gönüllülüğe, kararlılığa, netliğe, karşıdakinin özel durumuna, mahremiyete, pratikliğe ve hızlılığa önem vermelidir.

Yazının Devamı

Akıl ve ahlak

Ahlak kuralları, aynı zamanda akıl kurallarıdır da. Nerede ahlak kuralı varsa o kural akla da uygundur. Mesela, temizlik bir ahlak kuralıdır. Aynı zamanda akla uygundur. Mesela, yardımseverlik bir ahlak kuralıdır. Aynı zamanda akla da uygundur. Mesela, adalet bir ahlak kuralıdır aynı zamanda akla da uygundur. Mesela, sakin ve öfkesiz olmak bir ahlak kuralıdır. Aynı zamanda akla da uygundur. Şimdi bu dört örnekte saydığımın birincisi ile dördüncüsünde, nefsin de bir itirazı yoktur. Ancak, ikinci ve üçüncü sıradaki örnekler de nefsin itirazı olabilir. Yani, nefis yardımseverlik ve adaletten hoşlanmaz.

Nefis, temizlik içinde olmak ve sakin ve öfkesiz olmak konusunda belki itiraz etmeyebilir, ancak, nefis yardımseverlik ve adalet konusunda istekli davranmaz. İşte, bu noktalarda çatışma yaşanır.

Bu çatışmanın temelinde şu soru vardır: “Akıl ve ruh mu galip gelecek, nefis ve beden mi galip gelecektir?”

Yazının Devamı

Medyatik alim / medyatik hoca

Bir önceki yazıma da şiirle başlamıştım. Bu yazıma da şiirle başlıyorum. Ne de olsa serde şairlik var. Ne de olsa şair memleketi Kahramanmaraşlıyız.

Şiirim hocalarla, alimlerle ilgili. Daha doğrusu sözde hocalar, sözde alimlerle ilgilidir. Onlar ki medyatiktirler. (Normal alim ve hocalar bu yazının kapsamı dışındadır. Gerçek alim ve hocalara ki, sayıları azdır, sonsuz sevgim saygım vardır. Ancak şu şiirimde belirttiğim alim ve hocalara ne sevgim, ne de saygım vardır.)

BIRAK HOCA

Yazının Devamı

Gençlere 11 öğüt

Gençler öğrenmek mühim değil, idrak etmek ve anlamak mühimdir.

Anlamak ve idrak derken, elbette bir olayı ve bir konuyu, tüm boyutları ile madden ve manen, dışarıdan ilim ve içeriden de irfan ile anlamaktır.

İdrak ve anlamak aşamasına gelmek tabi birden bire olmuyor. Biraz tecrübe ve biraz da yaşlanmak gerekiyor.

Yazının Devamı

Atasözleri mi, hata sözleri mi?

Toplumlar neyle beslenir? Toplumları ne ayakta tutar? Toplumları ne yere yıkar? Toplumları nasıl uyuşuk ve etkisiz hale getirirler?

Ha, bir de “toplum mühendisliği” var?

Toplum mühendisliği nedir?

Yazının Devamı

İki mühim değerimiz: Savunma sanayii yatırımlarımız ve TBMM

Sosyal medyada şu hususu önemine binaen 18/01/2023 tarihinde paylaştım: “Savunma sanayiin geliştirilmesi ve savunma sanayii ile ilgili yatırım ve projeler, siyaset üstü tutulmalı ve yıpratılmamalıdır.”

Sosyal medyada yine 18/01/2023 tarihinden bir gün önce şöyle bir paylaşımda bulunmuştum: “TBMM'de akşam üstü. Görüşmelerimiz bitti. Demokrasimizin merkezi ve Ülkemizin birlik ve beraberliğinin en zirve sembolü TBMM'dir. Gazi Meclis Gözbebeğimizdir.”

17 Ocak gününü TBMM ve İçişleri Bakanlığımız ziyaretinde geçirmiştim.

Yazının Devamı

Bir şiir tahlili: Zindan’dan Mehmed’e Mektup (2)

Yazımın ilk kısmında Üstadımız Necip Fazıl Kısakürek, 1960 yılında hapisteyken yazdığı “Zindan’dan Mehmed’e Mektup” şiirini tahlil etmeye ve bir şair olarak o şiiri anlamak babında bazı hususları açıklamıştım.

Bilindiği üzere “Zindan’dan Mehmed’e Mektup” , Üstadımız Necip Fazıl’ın hapisteyken oğluna hitaben yazdığı bir şiirdir. Mehmed Kısakürek, Üstadımızın 5 çocuğundan en büyüğüdür. 1943 yılında İstanbul’da doğmuştur. Üstadımız bu şiirinde ilk kıtada;

Zindan iki hece, Mehmed'im lâfta! Baba katiliyle baban bir safta! Bir de, geri adam, boynunda yafta. Halimi düşünüp yanma Mehmed'im! Kavuşmak mı? Belki... Daha ölmedim! diye başlayıp devam etmiştir.

Yazının Devamı

Bir şiir tahlili: Zindan’dan Mehmed’e mektup (1)

Üstadımız Necip Fazıl Kısakürek, 1960 yılında hapisteyken yazdığı “Zindan’dan Mehmed’e Mektup” şiirinde, 63 yıl öncesinden muhteşem mesajlar vermektedir. İsminden de anlaşılacağı üzere bu mektup Üstadımız Necip Fazıl’ın hapisteyken oğluna hitaben yazdığı bir şiirdir.

Mehmed Kısakürek, Üstadımızın 5 çocuğundan en büyüğüdür. 1943 yılında İstanbul’da doğmuştur. Üstadımız bu şiirinde ilk kıtada;

Zindan iki hece, Mehmed'im lâfta! Baba katiliyle baban bir safta! Bir de, geri adam, boynunda yafta. Halimi düşünüp yanma Mehmed'im! Kavuşmak mı? Belki... Daha ölmedim!

Yazının Devamı

Anlamanın üç aşaması: İlme’l yakin, ayne’l yakin ve hakk’el yakin (2)

Yazımın birinci bölümünde anlamanın üç aşaması hakkında, yani, “ilm'el yakin, ayn'el yakin ve hakk'el kavramları” hakkında bilgi vererek, örnekler anlatarak açıklamalarda bulunmuştum. İlk yazımın en sonunda şunları belirtmiştim: “İlme’l yakin, ayn’el yakin ve hakk’el yakin” kavramlarını biraz daha anlatacağım ve Kur’an ve Hadisler’den örneklerle izah etmeye çalışacağım. İnşallah.

Evet, şimdi konumuzu Kur’an ve Hadisler temelinde izah edelim.

En başta şunu belirtelim. Kur’an-ı Kerim’de Yüce Rabbimizin (cc) “hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?”, “akletmez misiniz?”, “hiç öğüt almaz mısınız?”, “öğüt alıp düşünmeyecek misiniz?” ve benzeri ayetler, “ilm’el yakin, ayne’el yakin ve hakk’el yakin” ile doğrudan doğruya ilgilidir. Çünkü, bu üç kavram da “insanın kendini, nefsini ve özünü bilme yolculuğu” ile ilgilidir.

Yazının Devamı

Selam olsun cennet ehline

Selam olsun cennet ehline

Herkes Dünya’da geçici, birer misafir.

Yazının Devamı

Bre idraksiz

Helal haram dinlemezsin saldırırsın mala.

Benziyorsun yük taşıyan tam bir hamala.

Bilmem ki ne zaman erişeceksin kemale.

Yazının Devamı

Anlamanın üç aşaması: İlme’l yakin, ayne’l yakin ve hakk’el yakin (1)

Bir olayın, bir konunun ya da size söylenilen bir sözün anlaşılmasının üç aşaması vardır.

1-İlm'el yakin.

2-Ayn'el yakin.

Yazının Devamı

Söyle ne yazayım? Söyle de yazayım?

İnsan aynı insan, dünya aynı dünya.

Söyle ne yazayım, söyle ne yazayım?

Hayat dediğin baştan sona bir rüya.

Yazının Devamı

İnsan haksızlık karşısında neden susar?

Yazımın başlığında geçen “insan haksızlık karşısında neden susar” sorusu tabi ki şöyle anlaşılmalıdır. İnsan başkasına yapılan bir haksızlığı gördüğünde ve bildiğinde niye susar?

Yoksa insanoğlu kendine yapılan bir haksızlık karşısında susmaz ve feryat eder.

Kendisine yapılan haksızlık karşısında susan ve ses çıkarmayan insanlar yok mu? Elbette var. Ancak onlar yazımızın kapsamı dışındadır.

Yazının Devamı

Sosyal medyada linçe uğrayan Yılmaz Erdoğan'ı savunmak

Yazımın başlığı da Oscar Film ödülleri alan bir film adı gibi oldu. “Er Ryan’ı Kurtarmak” isimli ve bol Oscar ödüllü bir film var.

Benim yazımın başlığı da aynı onun gibi oldu.

Sosyal Medyada Linçe Uğrayan Yılmaz Erdoğan'ı Savunmak isimli yazımın Er Ryan’ı Kurtarmak isimli film ile bir ortak noktası da Yılmaz Erdoğan da ödül aldı ve ödül aldığından dolayı sosyal medyada Marksist Leninist görüşe sahip solcular, laikuslar, terörist pkk savunucuları, terörist hdpkk’lılar ve bilumum Recep Tayyip Erdoğan muhalifleri tarafından sosyal medyada linç edildi.

Yazının Devamı

Aile, okul ve toplumda iyi yetiştirilmemiş bir kişiyi devlet ıslah edebilir mi? (2)

Yazımının ilk kısmında “aile, okulda ve toplumda iyi yetiştirilmemiş bir kişiyi Devlet ıslah edebilir mi” sorusunun cevabını aramak için Karagöz-Hacivat diyaloğundan hareket ederek bir sonuca varmıştık.

O sonuç: “Dışarıdan cezalandırmayla, kanunlarla korkutmayla insanlar hizaya getirilemez. Ancak insanlara çocukluklarından itibaren vicdan ve içeriden gelen ilhamlarla doğru yolda kalmaları sağlanabilir.”

İşte bu yazıda yine bu noktadan hareketle görüş ve düşüncelerimizi açıklamaya devam edeceğiz.

Yazının Devamı

Aile, okul ve toplumda iyi yetiştirilmemiş bir kişiyi devlet ıslah edebilir mi? (1)

Karagöz: Hacivat merhaba? Nasılsın Ey Hacivat?

Hacivat: Merhaba, merhaba Ya Karagöz. Ben iyiyim elhamdülillah, sen nasılsın?

Karagöz: Ben de iyiyim, elhamdülillah. Ferden iyiyiz, sağlıklıyız ve aylık iaşemiz ile, yani Allah'ın verdiği rızk ile geçinip gidiyoruz da bu toplumda her gün olan bitenlerden rahatsızlık duyuyoruz.

Yazının Devamı