50 yaş sonrası sarı nokta hastalığına dikkat!

Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Veysel Cankurtaran, özellikle 50 yaş üstü bireylerde sıklıkla görülen sarı nokta hastalığına dikkat çekti. Merkezi görme kaybı, renklerin soluk görülmesi ve düz çizgilerde eğrilik gibi belirtilerle ortaya çıkan bu hastalığın erken teşhis edilmesi büyük önem taşıyor.

50 yaş sonrası sarı nokta hastalığına dikkat!

Göz sağlığı konusunda uzmanlar önemli uyarılarda bulunuyor. 50 yaş üstü bireylerde sık görülen sarı nokta hastalığı, merkezi görme kaybı ve renk solması gibi belirtilerle kendini gösteriyor. Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Veysel Cankurtaran, hastalığın erken teşhis edilmesinin görme kaybını önlemek açısından kritik önem taşıdığını belirtti.

SARI NOKTA HASTALIĞI VE BELİRTİLERİ

Doç. Dr. Veysel Cankurtaran, sarı nokta hastalığının özellikle 50 yaş sonrası bireylerde sıkça görüldüğünü belirterek, "Bu hastalık, makula adı verilen görme noktasında ortaya çıkar ve merkezi görmeyi bozar. Yaş ilerledikçe görülme sıklığı artar ve merkezi görme kaybı ile başvurulan hastaların yüzde 80’ine sarı nokta hastalığı teşhisi konulur" dedi.

Hastalığın belirtilerini sıralayan Doç. Dr. Cankurtaran, "Merkezi görme kaybı en önemli belirtilerden biridir. Bunun yanında renklerin soluk görünmesi, düz çizgilerde eğrilik, baktığı bölgede karanlık alanlar oluşması gibi semptomlar hastalığın işaretleridir. İleri evrelerde ise ciddi görme kayıpları yaşanabilir, hasta günlük işlerini yapamaz hale gelebilir" ifadelerini kullandı.

HASTALIĞIN İLERLEMESİ VE TEDAVİ YÖNTEMLERİ

Sarı nokta hastalığının kuru tip ve yaş tip olarak ikiye ayrıldığını belirten Cankurtaran, "Kuru tip daha sık görülür ve görme noktasında hücre kaybına yol açar. Yaş tip ise retina altı tabakasında kanama ve ödem nedeniyle daha ciddi görme kayıplarına sebep olabilir. 50 yaş sonrası düzenli göz kontrolleri ile hastalık erken teşhis edilebilir ve ilerlemesi durdurulabilir" şeklinde konuştu.

Hastalığın tam anlamıyla tedavi edilemediğini ancak sürecin yavaşlatılabileceğini vurgulayan Cankurtaran, "Kuru tip teşhisinde antioksidan, vitamin, mineral ve omega-3 içeren besin takviyeleri süreci yavaşlatabilir. Yaş tipte ise göz içi enjeksiyonlarla tedavi uygulanarak kanama ve ödem baskılanabilir" dedi.

RİSK FAKTÖRLERİ VE KORUNMA YOLLARI

Yaş ve genetik faktörlerin yanı sıra sigara kullanımı, kardiyovasküler hastalıklar ve uzun süre güneşe maruz kalmanın risk oluşturduğunu belirten Cankurtaran, "Hastalığı önlemek için sigara kullanımının bırakılması, sağlıklı beslenme alışkanlıklarının edinilmesi ve ultraviyole filtreli güneş gözlükleri kullanılması önemlidir" dedi.

GÖZLÜK SEÇİMİNE DİKKAT!

Gözlük kullanımında ultraviyole filtreli camların tercih edilmesi gerektiğini vurgulayan Cankurtaran, "UV filtresi olmayan koyu renkli gözlükler, gözbebeğinin genişlemesine neden olarak zararlı ışınların retinaya geçmesine yol açar. Bu da sarı nokta hastalığı riskini artırır" şeklinde uyarılarda bulundu.

BESLENME ÖNERİLERİ

Hastalığın ilerlemesini önlemek için sağlıklı beslenmenin önemine dikkat çeken Cankurtaran, "Yeşil sebzeler ve omega-3 içeren gıdalar tüketilmeli, kilo kontrolü sağlanmalı ve sigaradan uzak durulmalıdır" dedi.

DÜZENLİ KONTROLLER HAYATİ ÖNEM TAŞIYOR

Sarı nokta hastalığının erken teşhis edilmesi gerektiğini belirten Cankurtaran, "50 yaş üstü bireylerin düzenli göz muayenesi yaptırması ve retina kontrollerini ihmal etmemesi gerekiyor. Kuru tip teşhisi konulan hastalar da ‘nasıl olsa ilerlemez’ düşüncesiyle takiplerini bırakmamalıdır, çünkü zamanla yaş tipe dönüşebilir" diyerek hastalara uyarılarda bulundu.

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?
Yorum yapmak için tıklayınız