Oy ve Ötesi Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Bilgiç: Gönüllü müşahitlere hâlâ ihtiyaç var
Oy ve Ötesi Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Bilgiç, Oy ve Ötesi platformunun yaptığı işleri ve sandık güvenliği hakkında anadolugazete.com.tr’ye açıklamalarda bulundu.
ÖZEL HABER: GÜNSU ÖZMEN
Oy ve Ötesi, Türkiye'de demokratik süreçlerde şeffaflık ve güvenilirlik sağlamak amacıyla Aralık 2013'te kurulan bir platform. Bu yıl 31 Mart'ta onuncu yılını kutlayacak olan Oy ve Ötesi, seçim günlerinde sandık güvenliği ve şeffaflığına odaklanıyor. Türkiye'nin demokrasisine katkıda bulunmak isteyen genç bir grup tarafından başlatılan hareket, ülkenin demokratik süreçlerinde eksiklikler olduğunu düşünerek bir araya geldi. İstanbul'daki yerel seçimde 2014 yılında faaliyetlerine başlayan Oy ve Ötesi, Nisan 2014'te resmi olarak dernekleşti ve o zamandan bu yana 15 seçimde görev aldı.
Oy ve Ötesi Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Bilgiç, 10 yıldır gönüllüsü olduğu platformda, başkanlık görevini yürütüyor. Oy ve Ötesi ne amaçla kurulduğunu ve neler yaptığını anlattı:
“Tamamen gönüllerden oluşuyor. Yönetim kurulumuz, bölge sorumlularımız ve müşahitlerimizin bu işten herhangi bir ticari kazançları yok. Herhangi bir siyasi partilere de bağlılığımız yok. Oy ve Ötesi'nin temel hedefi, sandık güvenliğini sağlamak ve seçim süreçlerini şeffaf hale getirmek. Bu hedeflere ulaşmak için çeşitli yöntemler kullanılıyor. Seçim öncesi dönemde, müşahitlere, parti temsilcilerine ve diğer ilgilenen vatandaşlara eğitim veriliyor. Bu eğitimler, seçim sürecini daha iyi anlamalarını ve gözlem yapmalarını sağlıyor. Seçim günü, Oy ve Ötesi ekipleri, sandık kurulu oluşturulmasından oy verme sürecine kadar olan her aşamada gözlem yapıyor ve gerekli müdahaleleri gerçekleştiriyor. Bu süreçte zarfların ve pusulaların mühürlenmesi, oy verme sürecinin düzenli bir şekilde işlemesi ve oy sayımının adil bir şekilde gerçekleştirilmesi sağlanıyor. Oy ve Ötesi'nin çalışmaları, Türkiye genelindeki seçim süreçlerinde daha adil ve şeffaf bir ortamın oluşmasına katkı sağlıyor.”
“SEÇİM GÜNÜ İLE İLGİLİ HER ŞEYİ ANLATIYORUZ”
Eğitimlerin neler olduğunu anlatan Mehmet Bilgiç, “Sandık kurullarının oluşturulma sürecinde en az kaç kişiyle oluşur, kimlerden oluşur, eksiklik varsa nasıl tamamlanır, zarflar ve pusulaların sayımı, karar defterine yazımı, mühürlenme süreçleri, mühürlenme bitmezse nasıl yapılır, saat 08.00’den sonra oy verme süreci nasıl başlar, 17.00'ye kadar olan süreçte insanlar nasıl oy kullanır, okuma yazma bilmeyenlere oy kullanması, engellilerin oy kullanması, 17.00’dan sonra ilk hangi işlemler yapılacak gibi konularda eğitimler verip bunları konuşuyoruz. Aslında seçim günü aklınıza gelebilecek her şeyi ile ilgili kapsayıcı bir eğitimimiz var. Bunun içerisinde en fazla merak edilen şeylerden bir tanesi 142 numaralı belge ile oy kullanan kolluk kuvvetleri yani jandarma, polis, sahil güvenlik personeli işte nasıl kullanıyor gibi her şeyi tüm detaylarıyla anlatıyoruz” ifadelerini kullandı.
SİYASİ PARTİLER HANGİ KONUMDA?
“Seçime girmeye yeterli olan tüm siyasi partilerle iletişime geçiyoruz. Bu seçim için konuşursak 35 siyasi partiye görüşmek istediğimize dair mektup gönderdik. Birçoğu da bize geri döndü ve geri dönenlerle de istişare ettik. Hem geçmiş seçimlerdeki tecrübelerimizi aktardık hem de bu seçimde neler yapacağımızı kendilerine bildirdik. Çünkü oy ve ötesi şu an seçime giren 16 siyasi partiden daha eski ve gönüllü sayımız çok fazla. Geçen seçimde 200 bin gönüllümüz vardı. Bu da siyasi partiler arasında koyarsanız iki ya da üçüncü sıraya tekabül ediyor.”
SEÇİM GÜNÜ NELER OLACAK?
“Türkiye'deki seçim kanununa göre ve 138 sayılı genelgeye göre bu yerel seçimlerde müşahit olabilmesi için bir siyasi partinin ya da bağımsız bir adayın müşahiti olarak organize olmanız lazım. Biz zaten siyasi partilerle bu noktada görüşüyoruz. Yani bu partilerden müşahit kartı alıp organizasyonu yapıyoruz. İnsanlar aslında bir siyasi partinin o gün sandık müşahiti olarak sandıkları gönderiyoruz. Biz oy ve ötesi olarak sandıklarda bulunmuyoruz.”
“BİR SANDIK MÜŞAHİTİNİN SEÇİM GÜNÜ”
Ankara'da seçim günü bir sandık müşahidinin görevlerini anlatan Mehmet Bilgiç, “Ankara için saat 06.45'te görev başı yapacak müşahitler, sandıklarında hazır olacaklar. Saat sabah 7'de sandık kurulu oluşturulacak ve ant içme süreci gözlemlenecek. Sandıkta en az 4 kişi bulunmalı, eksiklik varsa tamamlanacak. Zarfların sayımı saat 8'e kadar tamamlanmalı, aksi halde oy verme işlemi başlamayacak. Oy verme sürecinde müşahitler, seçmen listesinde isimlerin doğruluğunu kontrol edecek, kimliklerle eşleşmesini sağlayacaklar. Engellilerin oy kullanma sürecinde suiistimali önlemek için dikkatli olacaklar. Saat 17.00'de oy verme işlemi tamamlanmazsa, sıra bekleyenlerin kimliklerini toplamaya yardımcı olacaklar. Sonrasında zarfların sayımı yapılacak ve pusulalar açılacak. Seçimde muhtarlık ve ihtiyar heyeti pusulaları da kontrol edilecek. Aynı zarfı 4 farklı pusula girmiş olacak. Önce büyükşehir belediye başkanlığı, ilçe belediye başkanlığı, belediye genel meclisi ve son olarak da muhtarlık sayılacak” dedi.
Müşahitlerin yasal statüsüne dikkat çekerek, herhangi bir aksaklıkta önce sözlü uyarı yapıldığını, ancak dikkate alınmaması durumunda sandık kurulu mührüyle yazılı dilekçeyle durumun kayıt altına alındığını belirten Oy ve Ötesi Başkanı Mehmet Bilgiç, bu belgenin önemini vurguladı.
Örneğin, bir kişinin birden fazla oy kullanması durumunda, siyasi partilerin sandık kurulu üyelerinin şahitliğinde bu usulsüzlüğün kayıt altına alındığını ifade etti. Bu belgeyle, ilçe seçim kurullarına itiraz edilerek gerekli aksiyonların alınabileceğini aktaran Bilgiç, Oy ve Ötesi'nin, ilçe seçim kurullarında doğrudan yetkisi olmamasına rağmen, siyasi partilere gereken adımları atma konusunda rehberlik ettiğini belirtti. Varlıklarının usulsüzlükleri engellemeye yardımcı olduğunu, müşahitlerin çeşitli kuruluşlardan olması durumunda, bu usulsüzlüklerin önüne daha etkin bir şekilde geçilebileceğini söyledi.
Oy ve Ötesi Başkanı Mehmet Bilgiç, seçim sürecinde sandık güvenliğini tehdit eden en yaygın sorunlardan birinin, kabin içine güvenmeyip başkasını sokma eylemi olduğunu belirtti. Özellikle gelir seviyesi düşük ilçelerde bu durumun sıkça yaşandığını ifade etti. “Örneğin, eşine güvenmeyen bir seçmenin eşinin oy kullanması gerektiğinde kabin içine girerek kendi tercihini kullanması gibi durumlar sıkça karşılaşıyor. Bu durumda ve engelli bireylere de sandık kurulu başkanının tüm partilerin pusulalarını tanıtarak seçmenin tercihini belirlemesine yardımcı olunuyor.” Ancak, bazı seçmenlerin bu yönlendirmelere direnç gösterebildiğini ve farklı bir partiyi tercih etme girişiminde bulunabildiklerini belirtti. Bu durumda kanuna uygun olarak işlem yapıldığını ve gerektiğinde kolluk kuvvetinin müdahale ettiğini ifade etti.
İkinci olarak, fiziksel veya görme engelli seçmenlerin oy kullanma sürecinde bazı suistimallerin yaşandığını dile getirdi. Özellikle görme engelli seçmenlerin oy kullanma sürecinde yanlış yönlendirmelerle karşılaşabildiğini belirten Bilgiç, bu kişilere yardımcı olmak adı altında manipülasyonlar yapılabildiğini ve bu durumların engellenmesi gerektiğini vurguladı. Mehmet Bilgiç, “Dışarıdan sivil bir vatandaş, akrabası ya da arkadaşı olabilir. YSK son 2-3 seçimdir, görme engelliler için bu kabartılı pusulada yapıyor ama çok efektif değil çünkü görme engellilerle konuştuk ve partilerin adaylarının çok ayırt edilemediğini söylediler” dedi.
“ARZULADIĞIMIZ NOKTADA DEĞİLİZ”
Geçen seçimin daha kalabalık olduğunu söyleyen Mehmet Bilgiç, bu seçimde gönüllülere ihtiyaç olduğunu vurguladı, “Bu seçim arzuladığımız noktada değiliz. Geçen seçim çok kalabalıktık. Tabii yerel seçimin dinamikleri daha farklı oluyor. İnsanlar gönül verdikleri adaylara gidiyorlar. Bir de 28 Mayıs sonrası çok büyük bir kesimde umutsuzluk ve kırgınlık var. Bazı siyasi partilerin genel başkanları değişti ama değişim olarak algılamayan insanlar var. Sandığa gitmeyeceğiz diyen insanlar var. Biz öncelikle vatandaşlara ‘Lütfen sandıklara gidin oyununuzu kullanın’ çünkü yerel yönetimler çok kıymetli yani sizin bugün kullandığınız toplu taşıma çöp hizmetleri temizlik peyzaj asfalt kaldırım sosyal kreşler sosyal imkânlar bakımevleri ücretsiz taşımacılık hizmetleri belli dönemlerde yaptıkları sosyal etkinlikler tamamen yerel yönetimleri ilgilendiriyor. Aslında bir kentte ne kadar mutlu yaşayacağınızı en büyük gerekçesi yerel yönetimlerin iyi olmasıdır. Akabinde de ‘Müşahit olun ihtiyacımız var, şahit olun’ buna gerçekten ihtiyacımız var. Cuma gününe kadar gönüllü olabilirsiniz. Cuma günü kayıtları kapatacağız. Gönüllü müşahit olmak için oyveotesi.org ya da gonulluyonetim.org’tan gönüllü olabilirsiniz.”
RAMAZAN AYINDA SEÇİM NASIL İLERLEYECEK?
Seçim sürecinin zaman açısından oldukça sıkıntılı olduğunu ifade eden Mehmet Bilgiç, insanlar için uzun bir süre olduğunu belirtti. “Gece yarısı çuval almak için okula gidecekler ve sabah saat altıda sandık kurullarının oluşturulma sürecini takip edecekler. Saat sekize kadar zarflar ve pusulalar hazırlanacak. Saat 17.00'de işlem tamamlanacak, ancak farklı seçim türlerinden dolayı 4 kez sayılacak. Herhangi bir itiraz olması durumunda tekrar sayılacak, ardından ilçe seçim kuruluna teslim edilecek” ifadelerini kullandı. Bu sürecin aslında gece 3'te başlayıp bir sonraki gün üçte dörtte biteceğini belirten Bilgiç, bu zorlu sürecin Ramazan ayında gerçekleştiğini vurguladı.
Mehmet Bilgiç, seçim sürecinde insanların sinirli ve tahammül seviyelerinin düşebileceğini belirterek, birçok kentte insanların oruçlu olacağını ve iftar saatlerinin seçim süreciyle çakışabileceğini dile getirdi. İftar saatinde oy sayımının devam etmesi gerektiğini vurgulayan yasağa rağmen, insani bir durumun da göz önünde bulundurulması gerektiğini ifade eden Bilgiç, “Bu nedenle sandık kurullarında görevli kişiler arasında nöbetleşe oruç açılmalı. Yasa oy sayma işlemine ara verilemez diyor fakat insani bir durum da var. Eğitimlerde bölünmelerini söyledik. Sandık kurulu en az dört kişi ama büyük şehirlerde en az 6 kişi var. 3 kişi sayım yaparken 3 kişi de orucunu açsın diyoruz. İnsanların sınıflara girip oylara ulaşabileceği düzeyden uzak tutulması gerektiğini söylüyoruz” dedi.
Siyasi partilerle yapılan görüşmelerde Ramazan'ın etkileri hakkında bilgi sahibi olmayanların çoğunlukta olduğunu ve Seçim sürecinde sandık başkanları ve müşahitlerin görev tanımlarına uygun davranmaları gerektiğini ifade eden Mehmet Bilgiç, “Biz siyasi partilerle görüştüğümüz zaman yüzde 85-90’ının ramazanla ilgili bir fikirleri yoktu. Mesela 32 ilde seçim bir saat erken başlayıp bir saat erken bitecek. 6'da sandık kurulları oluşturulacak ve insanlara 05.45'te biz Van'da okula gidin diyoruz. Şu an baktığımız zaman da zaten sahur 05.30'da yapılıyor. İnsanlar son sularını son yemeklerini yedikten 15 dakika sonra bir tempoya başlayacaklar. Tam da seçimin en hararetli olduğu noktalarda oruçlarını açacaklar. O yüzden biz eğitimlerde de bu noktaya biraz dikkat ediyoruz. Siyasi partilerinde etmesi gerektiğini düşünüyoruz. Dönüşümlü olarak iftar yapmak zorundalar. Şöyle düşünün doğu bir saat erken açılacağı için biraz daha bazı kentlerde seçimin gidişatı belli olacak. Bu da seçimi manipüle etmek isteyen birilerinin sınıfa kumanya dağıtmak amacıyla girdiği oylara ulaşabildiği, orada birkaç pusulayı aldığı, yırttığı, üstüne çay kahve döktüğü bir ortam düşünürseniz müthiş bir kavga kıyamet ve Kaos ortamı oluşturabilir. Bizde diyoruz ki engel olun. Kumanyayı her parti dağıtacak ve sizde kapıdan alacaksınız. O insanları sınıfa sokmayacaksınız. Çünkü öyle bir görev tanımı yok” dedi.