CHP Lideri Özgür Özel Devlet Bahçeli'ye şartını açıkladı!

CHP Genele Başkanı Özgür Özel, partisinin bugünkü grup konuşmasında 'Yenidoğan Çetesi'ne değinerek Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu'nu istifaya davet etti. Özel, Devlet Bahçeli'nin konuşmasıyla ilgili şartını da açıkladı:

CHP Lideri Özgür Özel Devlet Bahçeli'ye şartını açıkladı!

Özel, "Geçtiğimiz hafta insanlık adına utanç duyduğumuz haberlerle karşılaştık. Yenidoğan bebekleri öldürerek kazanç sağlayanların varlığı, bu iktidarın sağlık politikalarının iflas ettiğini gösteriyor" ifadelerini kullandı. Skandalın bir an önce aydınlatılması gerektiğini vurgulayan Özel, mevcut Sağlık Bakanı'nın bu sürecin önünde bir engel teşkil ettiğini söyleyerek, "Sağlık Bakanı’nın bir an önce görevinden ayrılması elzemdir. Kendisini istifaya davet ediyorum" dedi.

"BEBEKLERİMİZİ PARA UĞRUNA KAYBEDİYORUZ"

Yaşananların sağlık sisteminin geldiği noktayı acı bir şekilde gözler önüne serdiğini belirten CHP lideri, "Yenidoğan bebekler, annelerine kavuşamadan küvezde ölüyor ve ardından cansız bedenleri ailelerine teslim ediliyor. Bu, insanlığın bittiği noktadır" diye konuştu. Özel, yaşananların toplumsal bir travma yarattığını ve bu durumun kolay atlatılamayacağını söyledi.

"SAĞLIKTA PİYASA MODELİ ÇÖKTÜ"

Olayın ardından CHP’li milletvekillerinin hemen harekete geçtiğini ve süreci yakından takip ettiklerini ifade eden Özel, gelen ihbarların olayın vehametini daha da artırdığını belirtti. Sağlık politikalarının ticarileşmesine karşı yıllardır verdikleri mücadelenin haklılığını vurgulayan Özel, "Bu iktidara defalarca sağlık sektörünü piyasalaştırmayın dedik. Özel hastanelere bu kadar alan açmanın, sağlık hizmetini sermayeye teslim etmenin nelere yol açabileceğini hep söyledik. Maalesef, bu uyarılarımızda yine haklı çıktık" dedi.

"SAĞLIK BAKANI İSTİFA ETMELİ"

Özel, Sağlık Bakanı’nın geçmişte özel hastane sahibi olduğunu hatırlatarak, "Şu anki bakan da geçmişte İl Sağlık Müdürüydü ve bu sürecin sorumluluğunu taşıyor. Bebekler ölüyor, onlar takip ediyor. Gözaltılar Mayıs ayında başlıyor ama hastaneler aylarca açık kalıyor. Nihayet kamuoyu baskısı nedeniyle hastaneler kapatıldı. Ancak bu, gerçeği değiştirmez" dedi. Özel, Sağlık Bakanı'nın istifa etmesinin soruşturmanın sağlıklı yürütülmesi açısından elzem olduğunu belirtti. "İlk yapılması gereken şey, Sağlık Bakanı'nın görevden ayrılarak süreci gölgelememesi. Bu davet kişisel değil, ilkesel bir çağrıdır. Eğer aklanırsa, tekrar göreve dönebilir. Ancak şu anki konumu adaletin önünde ciddi bir engeldir" diyerek sözlerini noktaladı.

"HANGİ GÖRÜŞTEN OLURSA OLSUN, CANİ CANİDİR"

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, gündeme dair açıklamalarında, Yenidoğan Çetesi skandalı ile ilgili CHP’ye yönelik yapılan algı çalışmalarına sert yanıt verdi. Özel, "CHP'nin bu çetenin içinde olduğu iddiaları tamamen asılsızdır. O an kim varsa partiden uzaklaştırdık. Bu soruşturmada önceki bakanın da hastanesi var, 19 hastaneden 18’i iktidar yanlısı. Ortaya bir isim atarak konuyu karartmaya çalışıyorlar. Hangi siyasi görüşten olursa olsun, bebeğin hayatına kasteden herkes cezasını çekecektir; onların yeri cezaevleridir" dedi.

"HASTANELER KAMULAŞTIRILMALI"

Özel, FETÖ döneminde malların kamulaştırılmasına atıfta bulunarak, Yenidoğan Çetesi skandalına karışan hastanelerin de bedelsiz şekilde devletleştirilmesi gerektiğini vurguladı. "Devlet, FETÖ'nün mallarını OHAL ile nasıl kamulaştırdıysa, şu an OHAL’e gerek yok. Biz buradayız ve bu 19 hastanenin ibret olması için bila bedel kamulaştırılması gerekiyor" dedi.

"FETHULLAH GÜLEN ÖLDÜ, AMA GÜNAHLARI KAPANMADI"

Özel, FETÖ lideri Fethullah Gülen’in ölümüne de değinerek, Türkiye’ye verdiği büyük zararları hatırlattı. "Gülen, bu ülkeye büyük kötülükler yaptı; sınav sorularını çaldırdı, gençleri başarısızlığa uğrattı, memurları mülakatta eledi, kurumlarda mobbing yaparak insanları işlerinden etti. Gülen, bu dünyada adaletin önüne çıkarılamadan öldü. ABD'nin onu koruyup teslim etmemesi de büyük bir başarısızlıktır" dedi. Özel, Gülen'in ölümünün suçlarını ortadan kaldırmadığını ve hesap defterinin açık olduğunu belirterek, "Gülen öldü ama onun günah kapısı hâlâ açık. Yaptıkları yazılmaya devam edecek. Ama şunu unutmayalım ki, ona ne istediyse verenlerin de günah defteri dolmaya devam ediyor" ifadelerini kullandı.

"MİLLETİMİZİN BUNU BİLMESİNİ İSTİYORUM"

Bütçe görüşmelerinin başladığı bugünlerde, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, kamu harcamalarına ayrılan pay ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne yönelik harcamalardaki artışa dikkat çekti. Özel, geçen yıl bütçeden kamuya ayrılan yüzde 39,5'lik payın bu yıl yüzde 25'e düşürüldüğünü vurgulayarak, "Ancak Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin harcamalarına yüzde 38 artış öngörülüyor. Milletimizin bunu bilmesini istiyorum" dedi.

ozelll-001.jpg

"ASGARİ ÜCRET 35 BİN TL OLMALI"

Özel, ekonomik koşullar üzerinden de hükümete eleştirilerde bulundu. 2002 yılında asgari ücretle 7 çeyrek altın alınabildiğini, bugün ise aynı ücretle sadece 3 çeyrek altın alınabileceğini belirtti. Özel, "Bugün 7 çeyrek altın alabilmek için asgari ücretin 35 bin TL olması gerekiyor. CHP olarak, 30 bin TL'nin altında bir asgari ücreti kabul eden sendikalarla gönül bağı kurmayacağız" ifadelerini kullandı.

"SURİYE'DE GENEL AF, SURİYELİLERİ GÖNDERMENİN ZAMANI GELDİ"

Suriye'de Esad yönetimi tarafından ilan edilen genel af kararını değerlendiren Özel, Türkiye'nin sığınmacı sorununu çözmek için fırsat doğduğunu söyledi. "Esad ile anlaşmanın tam zamanı. Erdoğan, Türkiye'deki Suriyelileri göndermenin yolunu aramıyor, oysa bıçak kemiğe dayanmıştır. Evlatlarımız işsizlikten kırılıyor, 5 çocuktan 3'ü okula aç gidiyor. Avrupa’dan Euro almak yerine, Türkiye’nin sığınmacı sorununu çözmek en önemli öncelik olmalıdır" dedi.

ÖZGÜR ÖZEL BAHÇELİ'NİN ÖCALAN ÇIKIŞINA DESTEK VERDİ

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, grup konuşmasında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçelinin Öcalan çıkışına şartlı destek verdi. Özel, "Bir daha şehit gelmeyecekse, analar ağlamayacaksa, göz yaşı akmayacaksa, bu ülke bir ve beraber olacaksa, bunun için söyleyen her söz her aktör kıymetlidir. Bu ülkede terörün, annelerin gözünün yaşının bitmesine tam destek vereceğiz." dedi.

Bugünün tarihin akışını değiştirecek bir gün olduğunu söyleyenler var. Sayın Bahçeli'nin açıklamalarını dikkatle takip ettim. Kapalı kapılar ardında bazı vaatlerin verildiği bir ortamdayız. Bahçeli, adeta "Tecrit kalksın, Öcalan Meclis'e gelsin, yan odada örgüte silah bırakma çağrısı yapsın" der gibi konuşuyor.

Eğer bu ülkede şehit haberleri gelmeyecekse, anaların gözyaşı dinecekse, ülke bir ve beraber olacaksa, bu amaca yönelik her sözü değerli buluruz. Terörün bitmesine, annelerin acısının son bulmasına tam destek vereceğiz. Ancak kendine fazlaca güç atfedenlere bir hatırlatma yapmak istiyorum. Meclis'te başkalarıyla oturup konuşuyoruz diye bize saldırılmadık, hakaret edilmedik nokta bırakmadınız. CHP'lilerin milliyetçiliği sizin aklınızın alamayacağı bir derinliktedir. Bugün Devlet Bey’in geldiği noktayı ve Tayyip Bey’in sahte videolarını hatırlatıp, "CHP gelirse ülke şu şekilde yönetilecek" gibi sözlerini halkımıza bırakıyorum. Devlet Bahçeli'nin geçmişteki söylemleri ne kadar boş ve yanıltıcıysa, bugünkü açıklamaları da aynı şekilde yanlıştır.

“HER ŞEY ŞEFFAF BİÇİMDE MECLİS'TE ELE ALINMALIDIR”

Bu süreçte yapılması gereken her şey şeffaf biçimde Meclis'te ele alınmalıdır. Tek başına alınacak kararlarla bu iş çözülmez; toplumsal bir mutabakat olmadan sonuç alınamaz. Geçmişte AK Parti'nin tek başına yürüttüğü süreçte pek çok askerimiz, polisimiz şehit oldu.

“ERDOĞAN’IN BİR PLANI GİBİ GÖRÜNÜYOR VE KÖTÜ KOKUYOR”

Sayın Bahçeli'nin, "Biri gelsin konuşsun, mesele çözülsün" demesi bu meselenin ciddiyetini küçümsüyor. Bu tür sorunlar, tüm partilerin çıkarlarını bir kenara bırakıp, Türkiye'yi öncelik alarak bir araya geldiği bir masada çözülmelidir. Sivil toplum kuruluşlarını dışlayarak, sadece işine gelen aktörleri öne çıkarıp, diğerlerini göz ardı eden bir öneri, Erdoğan’ın bir planı gibi görünüyor ve kötü kokuyor. Sayın Bahçeli'nin çağrısıyla bu sorunun çözülmesi mümkün değildir. Barışa yönelik atılacak adımlara karşı çıkmayız, çünkü biz 86 milyonun kucaklaşmasını savunuyoruz ve sesimiz bu konuda hiç titremez.