İstiklal Marşı nasıl yazıldı?

104 yıl önce, vatansever Şair Mehmet Akif Ersoy, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesini simgeleyen İstiklal Marşı'nı kaleme aldı.

İstiklal Marşı nasıl yazıldı?

Mehmet Akif Ersoy, İstiklal Marşı'nı yazarken duyduğu vatan sevgisini ve bağımsızlık arzusunu kalpten gelen bir şekilde dile getirdi. Marşın sonunda yer alan, "Allah bir daha bu millete İstiklal Marşı yazdırmasın" dizesi, Akif’in bu marşı sadece bir sanat eseri olarak değil; aynı zamanda milletinin yaşadığı zorlukları hatırlatan bir dua olarak yazdığını gösteriyor.

PARA ÖDÜLÜNÜ REDDETME KARARI

İstiklal Marşı'nın yazılmasından önce, Garp Cephesi komutanı tarafından askerlerin moral bulması amacıyla bir marş yazılması istenmişti. O dönemde Maarif Vekaleti, yazılacak marş için bir yarışma düzenlemiş ve kazanan şaire para ödülü verileceği belirtilmişti ancak Akif, bu yarışmaya katılmayı kabul etmedi. Şair, hislerini parayla ifade etmeyi doğru bulmadığını belirterek bu teklifin reddedilmesinin ardından, marşı yazmayı kabul etti. Akif, marşı yazmak için sadece vatan sevgisi ve milletinin uğradığı zorlukları göz önünde bulundurdu.

"O MISRALARI ÇİVİYLE YAZDI"

Mehmet Akif Ersoy, Taceddin Dergâhı'nda geçirdiği bir gece yarısı, marşın mısralarını kaleme almak için kalem bulamayınca, eline bir çivi alarak duvara kazımaya başladı. Akif’in kaleminden dökülen o ünlü dizeler "Korkma" ile başlayıp özgürlük vurgusu ile devam etti:

“Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım!

Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım.

Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım,

Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım…”

Bu satırlar, Türk milletinin özgürlük ve bağımsızlık mücadelesinin bir simgesi haline gelerek marşın gücünü ve derinliğini ortaya koydu.

İSTİKLAL MARŞI'NIN KABULÜ VE BESTESİ

Türk milletinin bağımsızlık mücadelesini simgeleyen bu şiir, yarışmaya katılıp Türkiye Büyük Millet Meclisinin 12 Mart 1921 tarihli oturumunda kabul edildi. Dönemin Milli Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi Tanrıöver, marşı ilk okuyan kişi oldu.

Mehmet Akif, bu eşsiz eseri şiirlerini topladığı Safahat adlı eserinde yer verdi. Akif, "O şiir benim değil, milletimindir" diyerek, İstiklal Marşı'nın sadece kendisinin değil, Türk milletinin olduğunu vurguladı.

İstiklal Marşı'nın bestelenmesi için açılan yarışmada 1924'te Ali Rıfat Çağatay’ın bestesi, marşın resmi bestesi olarak kabul edildi ancak 1930’lardan sonra Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk’ün de desteğiyle, Osman Zeki Üngör’ün 1922'de hazırladığı beste yürürlüğe girdi.

İstiklal Marşı, yazıldığı günden bugüne, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin bir simgesi olmaya devam ediyor.

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?
Yorum yapmak için tıklayınız