Eğitim-Sen MYK Üyesi Kemal Irmak'tan eleştiri: "Eğitimin her kademesinde gerici kuşatma var"

Öğrenci boykotlarına destek verdiği gerekçesiyle ev hapsi cezasına çarptırılan Eğitim-Sen MYK üyesi Kemal Irmak, Köy Enstitülerinin 85’inci kuruluş yıldönümünde açılan 8’inci Geleneksel Resim Heykel Sergisine katılamadı. Gelen konuklara video konferans aracılığı ile seslenen Irmak, “Bugün eğitimin her kademesinde gerici bir kuşatma var” dedi.

ABB’nin Güzel Sanatlar Galerisi’nde açılan sergi; Eğitim- Sen Ankara Şubeler Platformu, Birleşik Ressamlar ve Heykeltıraşlar Derneği, Eğit-Der, Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği, Köy Enstitüleri ve Çağdaş Eğitim Vakfı, Öğretmen Okulları Mezunları Derneği ve Alegori Kültür Sanat Derneği iş birliği ile açıldı.

Eğitim-Sen MYK üyesi Irmak, video konferans aracılığı Köy Enstitülerinin eğitimdeki yerini anlatırken şöyle konuştu:

“ÖMRÜ ON YIL OLAN KÖY ENSTİTÜLERİ 100 YILLIK DÖNÜŞÜME İMZA ATMIŞTI”

Köy Enstitülerinin Türk eğitim tarihinde çok önemli bir yeri var. Bugün eğitimin getirildiği noktayı görünce, Köy Enstitülerinin önemi bir kat daha anlıyoruz. Köy Enstitülerinden yetişen öğretmenler, yalnızca gittikleri okulun değil, köyde yaşayan herkesin öğretmeni oldular. Köy Enstitüleri dünya çapında en özgün eğitim pratiğinin ortaya konulduğu kuruluşlara dönüşmüştü. Ne var ki; bu aydınlanmaya ve köylünün uyanışına tahammülü olmayan, gerici, yobaz zihniyet tarafından yürütülen baskı ve entrikalarla ömürleri kısa sürdü. 1945 yılından itibaren adım adım içleri boşaltılmıştır. Son Köy Enstitüsü tabelası de maalesef 1954 yılında indirildi. Aslında ömrü on yıl olan Köy Enstitüleri, 100 yıllık dönüşüme imza atmış bir pratiktir.

“EĞİTİMİN HER KADEMESİNDE GERİCİ BİR KUŞATMA VAR”

Bugün eğitimin her kademesinde gerici bir kuşatma var. Eğitim-Sen olarak bizler de bu kuşatmaya karşı Köy Enstitülerinin çağdaş eğitim pratiğini ve ruhunu hatırlatmak için etkinlikler düzenlemekteyiz. Bir daha böyle bir eğitim yaklaşımını, programını ve uygulamasına yakalayabilir miyiz? bilmiyorum. Umudumuz ve mücadelemiz bu yöndedir elbette. Bu kadar sanatçıyı bir araya getirmek ve on gün süreyle bu etkinliği sürdürmek oldukça emek isteyen bir iş, emeklerinize sağlık.

"EV HAPSİNDEYİM"

Bildiğiniz üzere ev hapsindeyim. Fiziken aranızda olamamanın burukluğunu yaşıyorum elbette fakat duygu ve düşünce olarak birlikte olduğumuzun kıvancını da yaşıyorum. Laik ve bilimsel eğitim için mücadeleye devam edeceğiz. Köy Enstitüleri öğretmenleri yalnızca gittikleri okulun değil köyde yaşayan herkesin öğretmeni oldular.

Bu arada serginin açılışında hazır bulunan Eğitim-Sen 2 Nolu Şube Yönetim Kurulu Üyesi ve Sergi Komisyon Üyesi Mehmet Kaya, Yeni Ankara Muhabirine şunları söyledi:

“ZAFER GENÇAYDIN ADINA 148 ESER”

Köy Enstitülerinin 85’nci kuruluş yıldönümünü kutluyoruz. Biz Köy Enstitüleri’nin Kültür Sanat konusunda çok başarılı işler ortaya koyduğunu biliyoruz. Eğitim-Sen Şubeler Platformu olarak bu yıl 8’nci defa sergi düzenliyoruz. Sergimize her yıl katılım ve istek artıyor. Ressam ve heykeltıraşlarımız arasında çok profesyonel isimler var. Bu yıl, sergimizi geçen yıllarda kaybettiğimiz hocamız Zafer Gençaydın’a ithaf ettik. Kendisi, Köy Enstitüsü kökenli, Hacettepe Üniversitesinde Dekanlık yapmış bir büyüğümüzdü. Buradaki sanatçıların çoğu da onun öğrencisidir.

Şu anda sergide 148 sanatçının eserleri bulunuyor. 10 heykeltıraş, 138 ressam. Çoğu eğitimcinin eserleri. Sergimiz 19 Nisan tarihine kadar gezilebilecek. Bütün Ankaralıları bekliyoruz.