Cin Ali Müzesi: Nesiller arası bağları canlandıran bir eğitim mirası
Ankara'nın kültürel hazineleri arasında önemli bir yer tutan Cin Ali Müzesi, ziyaretçilerine nostaljik bir yolculuk sunuyor. Öğretmen Rasim Kaygusuz’un torunu Pınar Apaydın ve müzenin yöneticisi Selma Dölek ile müzenin kuruluşundan Cin Ali karakterinin Ankara ile olan bağlarına kadar birçok detay bu haberimizde.
ÖZEL HABER: GÜNSU ÖZMEN
Ankara'nın eğitim tarihine ışık tutan Cin Ali Müzesi, ziyaretçilerini geçmişin izlerini taşıyan bir yolculuğa davet ediyor. Müze, Cin Ali'nin yaratıcıları Suna ve Selma'nın öncülüğünde, Türk eğitim sistemine damgasını vuran bu eşsiz karakterin hikâyesini yeniden canlandırıyor.
CİN ALİ'NİN YARATILIŞI VE EĞİTİMDEKİ ÖNEMİ
Öğretmen Rasim Kaygusuz tarafından 1968 yılında yaratılan Cin Ali karakteri, yarım asırdır Türkiye’nin dört bir yanında çocukların ilk okuma serüvenlerine eşlik etti. Kaygusuz’un “Cin Ali” serisi, basit ve etkili anlatımıyla binlerce çocuğun okuma yazmayı öğrenmesine yardımcı oldu.
MÜZENİN KURULUŞU VE AMACI
Pınar Apaydın, müzenin temelinin 2016 yılında kurulan Cin Ali Eğitim ve Kültür Vakfı'na dayandığını belirtti. 2018 yılında Eğitim ve Çocuk Araştırmaları Kütüphanesi’nin açılmasıyla vakfın çalışmalarının hız kazandığını ve 2019 yılının 1 Kasım’ında Cin Ali Müzesi’nin kapılarını ziyaretçilere açtığını söyledi. Apaydın, "Müze, beş yıllık bir çalışmanın ürünü olarak hayata geçti." diye ekledi.
Müze, Türkiye'de çok sevilen bir karakter olan Cin Ali'nin yazarı Rasim Kaygusuz’un eserlerine ve hayatına dair önemli detaylar sunarken; ziyaretçilere hem nostaljik hem de eğitici bir deneyim imkanı tanıyor.
CİN ALİ'NİN ANILARIYLA DOLU BİR MÜZE
Müzede, Rasim Kaygusuz’un hayatından kesitler, Cin Ali serisinin orijinal basımları ve dönemin okul gereçleri sergileniyor. Kara tahtalar, eski okul sıraları ve siyah önlüklerle donatılmış temsili sınıf, ziyaretçileri çocukluklarına geri götürüyor. Rasim Kaygusuz’un kendi el yazısıyla imzaladığı tek Cin Ali kitabı da burada yer alıyor.
Müze yöneticisi Selma Dölek, Cin Ali karakterinin yaratıcısı Rasim Kaygusuz’un, öğretmenlik dönemlerinden başlayarak, bu karakterin yaratım sürecini ve Türkiye’de nasıl popüler hale geldiğini anlatan eserler müzede sergilendiğini aktardı.
MÜZE İÇERİĞİ VE ETKİNLİKLER
Pınar Apaydın, müzede özellikle Cin Ali'nin hikâyesinin ve bu karakterin Türkiye genelinde nasıl yayıldığının anlatıldığını belirtti. Müzede 1960'lardan 1980'lere kadar Ankara ile ilgili çeşitli fotoğrafların sergilendiği bir Ankara Odası bulunuyor. Bu odada, Cin Ali'nin hikâyelerinin geçtiği yerler de ziyaretçilere tanıtılıyor. Apaydın, "Bazı hikâyeler gerçekten olmuş olaylara dayanıyor, örneğin Cin Ali'nin çocuk bahçesi Bahçelievler'deki Filli Park’ta (şu anki adıyla Metin Oktay Parkı) geçiyor." dedi.
Müze, sadece sergi alanlarıyla değil, aynı zamanda çocuklar için düzenlenen çeşitli etkinliklerle de dikkat çekiyor. Pınar Apaydın, her yıl düzenlenen "Sokak Oyunları Günü" gibi gelenekselleşmiş etkinliklerle Cin Ali'nin kültürel mirasının yaşatıldığını ve sokak oyunlarının yeniden canlandırıldığını vurguladı.
Müze içinde bireysel ziyaretçiler için düzenli etkinlikler olmamakla birlikte, yaz okulu programı kapsamında çocuklar için dolu dolu atölyeler düzenleniyor. Pınar Apaydın, "Yaz okulunda düşünme atölyeleri, felsefe dersleri, oyun parkı tasarımı gibi etkinlikler yapıyoruz." ifadelerini kullandı. Müzenin çocukların gelişimine katkı sağlayacak çeşitli programlar sunduğunu belirtti.
GÖRME ENGELLİLER İÇİN ÖZEL BÖLÜM
Müze içinde ziyaretçilere sunulan bir diğer önemli özellik ise görme engelliler için özel olarak tasarlanmış bölüm. Ankara'nın ilk görme engelli okulunda öğretmenlik yapmış olan Remziye Hanım'ın anısına, Cin Ali kitapları altı nokta alfabesiyle yeniden düzenlenmiş ve bu kitaplar müzede sergileniyor.
ZİYARETÇİ PROFİLİ VE YAŞ SINIRI
Müze, her yaştan ziyaretçiye açık halde ziyaretçilerini bekliyor. Selma Dölek, müzenin her yaştan insana hitap ettiğini, "7'den 70'e herkes burada çocukluk anılarını yeniden yaşayabilir" dedi. Müzenin içinde bir sınıf canlandırması da yer alıyor, bu da ziyaretçilere eski günleri hatırlatan bir nostalji sunuyor. Dölek, "Herkesin çocukluğundan bir şeyler bulabileceği bir yer." diye ekledi.
Müze bilet fiyatları ise şöyle:
Tam bilet 100 TL,
Öğrenci, öğretmen ve 65 yaş üstü ziyaretçiler için 70 TL,
12 yaş altı çocuklar için ise 50 TL,
5 yaş altı çocuklar için müze ziyareti ücretsiz.
Pınar Apaydın’ın da belirttiği gibi, "Bu müze, ziyaretçilerine geçmişle bağ kurma, eski oyunları ve hikâyeleri yeniden keşfetme imkânı sunuyor." Bu müze, hem çocuklar hem de yetişkinler için eğitici ve nostaljik bir deneyim vaat ediyor. Ziyaretçilerine de geçmişe dair bir keşif sunarken, geleceğe dair umut dolu mesajlar veriyor. Cin Ali Müzesi, sadece bir karakterin değil, aynı zamanda Türk eğitim sisteminin bir dönemine ışık tutarak, geleceğe değerli bir miras bıraktı. Bu müze, hem eski dostları hem de yeni nesilleri bir araya getirerek Cin Ali’nin maceralarını yaşatmaya devam ediyor.
