Buçuk partiler nerede?
Çok değil, 7 ay öncesine kadar, ülkeyi hep beraber yöneteceklerini beyan ediyorlardı. Saadet Partisi, Gelecek Partisi, DEVA Partisi ve Demokrat Parti…14-28...
Çok değil, 7 ay öncesine kadar, ülkeyi hep beraber yöneteceklerini beyan ediyorlardı. Saadet Partisi, Gelecek Partisi, DEVA Partisi ve Demokrat Parti…
14-28 Mayıs'tan sonra sesleri solukları kesildi.
CHP’den boş beleş 39 milletvekili üttükten sonra yollarını ayırdılar.
SP, GP ve DEVA, TBMM’de grup kurma adına biraz oyalandılar, gürültü yaptılar. Sonrasında Temel Karamollaoğlu ve Ahmet Davutoğlu, ‘güçleri birleştirip’, TBMM’de grup kurdu. Gerçi bir milletvekillerinin vefatıyla gruptan düşecek gibi oldular; tam o anda CHP imdada yetişerek, 40. milletvekilini onlara ikram etti. Şimdilik TBMM grupları kurtuldu.
Henüz aradan bir yıl geçmeden, bu kez yerel seçimlere gidiyoruz.
İTTİFAK DIŞI
Genel seçimdeki ‘getirisiz’ işbirliğinden ağzı yanan CHP, bu defa buçuk partilere yüz vermiyor.
Esasen buçuk partiler, seçimde kaydadeğer bir oy getirisinin olmayacağı bilinmesine rağmen, sırf Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘muhalefetin ortak Cumhurbaşkanı adayı’ olarak ilanı için, kurulan masaya oturtulmuştu. Yani bir anlamda ‘meşruiyet’ oluşturacakları varsayılmıştı.
Eh, Kılıçdaroğlu aday oldu, buçuk partiler de bir daha göremeyecekleri sayıda milletvekili sahibi oldu. CHP seçmeni ve teşkilatları dışında, herkes bu ortaklıktan memnun ve mesut oldu.
66 gün sonra yapılacak yerel seçimler öncesi muhalif siyasetin manzarası, önceki seçimden çok farklı.
CHP, İyi Parti’nin gemiyi terk etmesinden sonra, üzerindeki kamuflajı kaybetti. Yani ‘İyi Parti örtüsü’ kalkınca, CHP’nin HDPKK (şimdi DEMPKK) ile olan gayrimeşru ilişkisi ayan beyan ortaya döküldü. (Hatırlayalım: O zaman CHP, terör partisiyle ilişki bağlamında eleştirilince, bu ilişki hep inkâr ediliyordu.)
Üstelik bu defa, terör örgütünün uzantısı olan parti, “İlle de izinname isterem…” diye tutturdu. (Anadolu’da resmî nikâha ‘izinname’ denilir.)
CHP de çaresiz, bu dayatmayı kabul etti.
Masada İyi Parti, MHP’nin milliyetçiliğini bile yetersiz bulan ‘Asena Hanım’ ile temsil edilirken, HDPKK ile masanın altında yürüyen ‘aşk ü meşk’, kimse yemese de perdelenebiliyordu. En azından 3 maymun oyunu oynanabiliyordu.
FENERSİZ YAKALANMAK
İyi Parti’nin olmadığı yerde, terör partisi ile yürütülen ilişkinin perdelenme imkânı kalmadı.
Şimdi CHP buçuk partileri ittifaka alsa bile, İyi Parti kamuflajı elden gittiği için, DEMPKK ile ilişkide fenersiz yakalanacaklar.
Daha açık ifadeyle; SP, Gelecek, DEVA ve DP’nin, CHP ve DEMPKK’nın nikâh masasına şahit olarak oturması, anılan buçuk partilerin hem siyasî iddialarını berhava edecek, hem de seçmen kitlelerini kendilerinden uzaklaştıracak ağır bir yük olacaktır.
Velhasıl, buçuk partiler için yol bitti, uzatmaları oynuyorlar. İçlerinde en sağlam gibi duran Saadet bile, Millî Görüşün temsil kabiliyetini, Fatih Erbakan’ın Yeniden Refah Partisi’ne kaptırmış durumda.
Erbakan yönetimindeki YRP, Mayıs 2023’teki milletvekili seçimlerine ‘özübaşına’ girmek suretiyle, rüştünü ispatladı. Evet, aldığı oyla barajı geçip milletvekili çıkaramadı; fakat elde ettiği oy oranıyla, SP’nin pabucunu dana attı.
SON FASILDA
Dedik ya; buçuk partiler için hazan vakti geldi.
Şişkin egolarla, dizginlenemeyen kibirlerle yürütülen siyaset buraya kadar…
Geldikleri makam ve mevkileri, kendi ‘kerametlerinden’ bildiler.
Kendilerini ellerinden tutup, siyaset sahnesine çıkaran… Hayal bile edemeyecekleri makam ve mevkilere gelmelerine vesile olan ‘Lider’i çok çabuk unuttular.
Hatta, “O, bizim sayemizde oralara geldi…” diyecek kadar, Lider’e nankörleştiler.
Dibinde yürüdükleri arabanın gölgesini kendi gölgeleri sanan zavallılar, arabadan ayrılınca güneş altında dımdızlak kaldılar.
Şimdi son fasıldalar; bir dönem sonra siyasî hayattan silinip gidecekler.
Keşke ders alınsaydı; tarih tekerrür etmezdi. Ortada bir siyasî partiler mezarlığı ve birçok ‘mevta parti’ var.
Siyaset mezarlığı, nice vazgeçilmez oldukları zehabındaki mütekebbirlerle dolu.