Kaçak alkolden ölenler vatandaş değil mi?

Ülkemizde bir zaman önce, yani yalnızca 15 yıl önce, yalnızca yılbaşına yakın zamanlarda, sayısı çok yüksek olmayan tek tük kaçak içkiden canlarını kaybedenler olurdu. Önemsenmesi gerekir, ancak ülkemizde çok ölümlü vakalarda bile 3 günü geçmeyen bir üzüntü olduğu için bu mesele genellikle önemsenmezdi. Ancak, son bir ayda, merdiven altı tabir edilen içki üretiminden ve satışından ölenlerin sayısı 200 kişiye dayandı ve kimsenin umurunda değiller!

Bu ülkeyi idare ettiğini sandığımız sözde iktidar partisi yetkilileri, "ucube" Cumhurbaşkanlığı Sistemi/nin uygulayıcıları asla ve kat'a ölü toprağı serilmişçesine hiç oralı olmuyorlar.

İktidar yetkililerine şunu ısrarla hatırlatıyoruz: Bu merdiven altı üretilen içkiler nedeniyle ölenlerin hepsi, bu ülkeye vergi veren, üretimine katkı koyan, vatan görevi olarak askerlik yapan, Türkiye Cumhuriyeti nüfus cüzdanı taşıyan vatandaşların annesi, babası, amcası, teyzesi, yeğeni, torunu, damadı, kuzeni, eşi ve dostlarıdır.

Ülkede savaş yapmış kadar, büyük yangın çıkmış kadar, deprem olmuş kadar insan canı gidiyor. Hiç oralı değilsiniz! Kendinize gelin; bu konuyu görmemezlikten gelip, "Biz içmiyoruz, içenler de ölürse ölsünler" diyerek kulağınızın arkasına yatamazsınız.

Her şey böyle umursamaz davranarak sağıra yatmak, ülke idare etmek değildir. "Ölürlerse ölsünler, eksik olur" diyerek kenardan seyredemezsiniz.

Ülkenin 7 defa Başbakanlığını yapmış ve 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, “Fırat’ın kenarında bir kuzu kaybolsa, bana soracaksınız, ben sorumluyum” der ve sorumlu olduğunu birinci ağızdan kabul ederdi.

Oysa sizler, son 23 yılın iktidar partisi yetkilileri, koyunu bırakın, insanlar ölüyor, hiç oralı değilsiniz; tek kelime etmiyorsunuz.

Tamam, içki sağlığa zararlıdır, bunu biliyoruz. Ancak içkiye bu kadar zam yaparak çözüm ürettiğinizi sanarak vatandaşı ölüme terk ediyorsunuz. Merdiven altı üretime yönelenler, yüzde 5000 zamla satışına izin verdiğiniz alkollü içkiye ulaşamadıkları için ucuz olduğu için kaçak içkiye yöneliyorlar.

Madem öyle, alkollü içeceklerden ve sağlığa zararlı olan sigaradan vatandaşların ödediği vergilerden o zaman maaş almayın, örtülü ödenek yapmayın, bütçe dengelemesin, dese vatandaş haksız mı?

Herkes sizin dayattığınız tarzda yaşamak mecburiyetinde mi? Vatandaşa "Bırakın ölsünler, bırakın tükensinler" diye düşünerek zararlı haşere muamelesi yapamazsınız.

Biraz kırıntısı kaldıysa vicdanınız, kaldıysa insafınız, varsa yüz kızarması, kaldıysa inancınız, vatandaşa bu kadar zulüm etmeyin.

Alkol kullanımını önlemek, yüksek zam yaparak çözüm bulmak değildir. Fransa’nın Nobel Edebiyat Ödüllü yazarı Albert Camus, “Bir ülkeyi tanımak istiyorsanız, ölüm şekline bakın” demiştir.

Ülkeyi getirdiğiniz yer dibin dibi. Kaçak içki satanlar nasıl kasten adam öldürmekten yargılanıyorsa, bu ölümlere sebep olan iktidar yetkilileri de âmâsız, fakatsız aynı suçtan yargılanmalıdırlar.

Dualarımızla: “Kaçak alkolden uzak durun.” Alkolün sağlığa zararlı olduğunu sakın ha unutmayın!

SON DAKİKA HABERLERİ

Erol Tosun Diğer Yazıları