Deprem gören şehirlerimizi boşaltmayalım

Şehirler bizim hepimizin yaşayan hafızalarımız lütfen deprem bölgesi olan şehirlerimizi kendisi ile baş başa bırakmayalım, şehirlerin her santimetrekaresinde...

Şehirler bizim hepimizin yaşayan hafızalarımız lütfen deprem bölgesi olan şehirlerimizi kendisi ile baş başa bırakmayalım, şehirlerin her santimetrekaresinde herkesin mutlaka yaşanmış anıları vardır anılarımıza saygı için de olsa doğduğumuz, yaşadığımız şu ana kadar doyduğumuz şehirleri terk etmek doğru değil sevgili kardeşlerim.

Oraları terk edersek boşalan şehirlerimiz başkalarınca doldurulur demografik olarak şehirlerimizin yapısı istemesek te olsa bozulur şehirlerimiz yaşayan hafızaları olma özelliğini kaybederler. Buda bizleri tabidir ki üzer, üzmeli sadece kendimizi değil, Atalarımızı da düşünerek karar verelim lütfen şu anki psikoloji ile şehre dönmek istemeyen insanlarımızı süreç içerisinde ikna etmemiz ve sonrada teşvik etmemiz gerekir,

Esnafsa; Sahtekarlığı tescilli İranlı adını yazıyı kirletmemek adına buraya yazmadığım uluslararası dolandırıcıya kendini paralayan Halkbank esnaf bankası olduğunu göstermeli uzun vadeli kredilerle alın teriyle geçinen ve depremden etkilenen esnaflarımızı desteklemeli, evsiz depremzedelerimize yapılan evlerin yüzde 70’i hibe edilmeli, geriye kalan ödeme olan % 30’u ise zamana yayarak 3 yıl sonra başlamalı.

Bölgede üniversiteleri tercih edenler en az 2 yıl karşılıksız bursla desteklenmeli, yurtlardan para alınmamalı, bölgeyi tercih edecek memurlara belirli bir süre kira desteği sunulmalı, başka şehirlerden bu bölgeye taşınanların geriye dönüş taşınma giderleri karşılanmalı, bu ekonomik anlamda nasıl olacak derseniz sadece 1 köprü için resmi adı yüklenici olan müteahhide her yıl havadan 49 yıl devam edecek olan, tüyü bitmedik yetimin hakkı olan hazinemizden dolar cinsinden ödenen, kesinlikle de boşa ödenen, hem de hiç gerekçesiz ödenen paraları ödemeyin yeter de artar bile.

Şehirlerimize sahip çıkalım, her biri birbirinden farklı yaşam özellikleri ve hatıraları olan öksüz şehirlerimizi el ele vererek, sizde kim oluyorsunuz diye nobran, kaba ve itici dil kullanan atanmış zavallıları kaale almadan, onların kötü, kibirli, ötekileştiren dillerini kabul etmeyerek, redderek inadına birlik ve beraberlik içerisinde yetim bırakmayalım.

Şehirlerimizi tarihi dokusuna uygun belediyeler, üniversiteler, meslek odaları, sivil toplum kuruluşları, merkezi hükümet, valilikler hep birlikte yeniden inşa edelim şehirlerimizi kendi başına yalnız bırakmayalım. Şehirlerimizi yeniden hep birlikte el ele vererek ayağa kaldıralım ayağa kaldıralım. Depremden etkilenen bütün şehirlerimiz haydi kalkın kalkın ayağa. Gelecek güzel ufuklara barış ve sevgiyle haydi, haydi…

SON DAKİKA HABERLERİ

Erol Tosun Diğer Yazıları