Neresinden tutsam, dökülüyor!

CHP Genel Müdürü Kemal Kılıçdaroğlu, "Bakın, ben de gidebiliyorum! diye Reis'e nisbet edercesine, ABD'ye gitme kararı almış...

Gazetede köşe karalayan ve TV'lerde Gereksiz konuşan İsmail (s)aymaz'a özetle demiş ki:

-Burada, Cumhurbaşkanlığı adaylığını değerlendireceğim.

-İktidarla bir araya gelmek, acziyettir. Bunu en iyi Erdoğan bilir, ona sorun. Zinhar onunla bir araya gelmem!

-Dünya hasta, şifaya ihtiyacı var. Vahşî kapitalizm ve neoliberalizm, dünyada olduğu gibi Ülkemizde de çok zarar verdi. Bu düzene meydan okuyan siyasetçi ve aktivist DOSTLAR ile bir araya geleceğim!

Ula yavrum kemal:

-Sen Türkiye'yi bıraktın da dünyayı mı kurtarmaya niyetlendin?

Azıcık, lokmayı küçük alsaydın ağzına, boğulacaksın ve hepimizi üzeceksin; bir daha senin gibi Kmalı nerde bulacağız??!

Sizin de gönüllü kobayı ve vektörü/taşıyıcısı olduğunuz kapitalizm, liberalizm, komünizm, .. vb. bütün "izm" virüslerini icad edip dünyayı hasta edenlerle neyi görüşeceksin?

Antivirüs mü isteyeceksin, verirler mi?

Yoksa, yeni virüsleri teslim almaya mı gittin?

İyileştireceğiz diye en son el attığınız hastanın kırılmadık, çatlamadık ve patlamadık yeri kalmadı!!!

Hasta, 100 yıldır komadaydı; Allah'tan başka bir doktor el attı da yeni yeni kendine geliyor!

O yüzden; bırakın dünyayı, dağınık kalsın be koçum!

-Yine mi dostlarla buluşacaksın? İçeridekiler az mı geldi?

Ülke içindeki bir sorunu, dışarıdaki dostlarla konuşmak ne demek?

Kaynanası, kaynatası, kayınbiraderi, eltisi, görümcesi, kocası ve çocuğuyla ilgili sorunu komşusuyla konuşan kadından ne farkı var bu işin?

-İktidarla bir araya gelmek zillet olup bunu en iyi Erdoğan bilir, demişsin.

Ula oğlum, Reis bu zilleti ne zaman ve nerde yaşadı?

Adam partiyi kurdu iktidar oldu. Ağız tadıyla, kana kana, doya doya bir gün muhalefet bile olamadı.

Herkes senin gibi müzmin muhalif olacak ve ön bilmem kaçıncı kere tepelenmesine rağmen hâlen parti başında kalacak şekilde ballı ve şanslı değil!

Kendi ülkendeki sorunu iktidarla görüşmeyip de kiminle görüşeceksin, kiminle düzelteceksin?

Kendi Ülkende en az %50 oy alan bir iktidarla görüşmek acziyet ve zillet ise; Ülkede hiçbir söz hakkı olmayan yabancı aktivist ve siyasetçiyle Ülke sorununa çözüm aramak şeddeli satılmışlık ve hainlik değilse; katmerli ahmaklık, acizlik, zillet, .. değil midir?

Sen doğuştan mı böylesin, sonradan mı böyle oldun, özel bir ders mi aldın, tehdit mi ediliyorsun?

Söyle de ya tedavi ettirelim ya da operasyon veya fidye ne gerekiyorsa bu rehinlikten seni kurtaralım!