Borçları çok savaşsız kapatamazlar
Gündem topacı, yavaş yavaş hızlanıyor. Hem günlük yaşamınızda hem ulusal hem dünya çapında, gelişmelere yetişememe hissinden kurtulamıyorsunuz büyük ihtimal....
Gündem topacı, yavaş yavaş hızlanıyor. Hem günlük yaşamınızda hem ulusal hem dünya çapında, gelişmelere yetişememe hissinden kurtulamıyorsunuz büyük ihtimal. Daha da hızlanacak topaç, salgınla bulanan algımız, algılanamaz hale getiriliyor. Kasıtlı yaratılan bir kafa karışıklığına sürükleniyoruz.
Ancak bu kafa karışıklığının ters tepmesi ve ekonomik, siyasi ve sosyal sistemin yeniden düzenlenme ihtimali de eşit seçenek olarak yanında geliyor.
Yani bir savaş olsa da olmasa da önce dünyayı felç eden bu ekonomik sistem çökecek. Toplumların ve devletlerin tepkisi, siyasi ve sosyal yeni düzeni belirleyecek.
Ya kabusa uyanacağız ya parlak günışığına, ya insanlığı yükseltecek ya da düğmeli robotlara dönüşeceğiz.
EN BORÇLULAR SAVAŞIN DA KÖRÜKÇÜLERİ
Dünyanın en borçlu ülkesi, 35 trilyon dolarla Amerika Birleşik Devletleri.
15 trilyon dolarla Çin ikinci.
13 buçukla Japonya üçüncü.
Yaklaşık 4 trilyonla İngiltere ve Fransa’yı ekleyince en borçlu ilk 5 ülke böyle sıralanıyor.
Çin, yumuşak güç ticaretle krizi aşma hamleleri yaparken diğerleri, her savaşın üfleyici körükleri olarak şiddeti destekliyor, pompalıyorlar.
Rusya-Ukrayna Anlaşması imzalanacakken koşa koşa İstanbul’a gelip anlaşmayı bozan kimdi; İngiltere Başbakanı Boris Johnson.
Savaş devam etsin ama çabuk bitmesin diye Ukrayna’ya miktarı çok ama etkisi sınırlı silah ve mühimmatı veren kimdi; ABD.
“Asker gönderelim” diyen; Fransa.
Durduk yere Çin’le savaşma hazırlığı yapıyor Japonya; hem silahlanıyor hem orduyu büyütüyor.
Avrupa Birliği, İsrail gibi başka savaş meraklıları arkalarından geliyor.
BORÇ VARSA BİR VEREN OLMALI
Bu ülkelerin borçları var da bu borcu bir veren olmalı.
Koca koca, kendi parasını basabilen devletler, kime borçlanıyor? Borç alınan kim?
İşte devletlere sınırsız borç verip, tahsilat zamanı gelince onları dünya savaşlarına zorlayan birileri var. Belki iki elin parmağı kadar derebeyi. Dünya ekonomisinin yuları, bunların ve şirketlerinin elinde.
“Savaşın, başkalarının kaynaklarına çökün, borcumu ödeyin” diyen bir sistem kurmuşlar. En borçlu ilk 5 ülke, o yüzden bayrak elinde koşa koşa önden gidiyor.
Ukrayna, kaşına kaşına girdiği Rusya’yla savaşında, aldığı ‘yardım’ kılıklı borçlar karşılığı ülkeyi ve kaynaklarını satmıştır aslında.
Orta Doğu’da herkese çelme takan İsrail, bir devlet olmaktan öte bu çarka hizmet eden savaşları tetikleme görevini gönüllü üstlenmiştir. Oysa 250 yıldır doğal düzeni çarpıtılan ekonomik sistemin lokomotifi olarak kullandıkları Siyonizm'le derebeylerinin işi bitti, kendi elleriyle yıktırıyorlar Siyonizm'i.
Onlardan daha etkin ve güçlü olamazsınız.
SEÇENEKLERİ OLUŞUYOR
BRICS, Şangay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ), Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) gibi örgütlenmeler, aklını yitirmiş bu derebeyleri ve onların sürdürülemez bu dünya sistemine karşı seçenek oluşturmaya hazırlanıyor.
En borçlu ilk 5’in arkasından gidenler kabusun kapısını, direnenler, günışığına açılan pencereyi aralayacaklar. Babasının hayrına değil zaten paçayı kaptıranların bir dünya savaşı istemeleri!