Yedi’den yetmiş’e kahraman şehir
12 Şubat 1920’nin isimli/isimsiz tüm kahramanlarını rahmet ve minnetle anıyorum.Öyle bir destan ki, nasıl anlatsam nasıl?Gözümün tam önüne gelir, fasıl...
12 Şubat 1920’nin isimli/isimsiz tüm kahramanlarını rahmet ve minnetle anıyorum.
Öyle bir destan ki, nasıl anlatsam nasıl?
Gözümün tam önüne gelir, fasıl fasıl.
Şunu en başta haykırmak gerekir asıl.
Maraşlı’m yurdu korur, asla olmaz esir!
Yedi’den Yetmiş’e kahramandır bu Şehir.
İşgal edilmişti Can Anadolu’m, işgal.
Maraş’ta yabancılar, tanınmadık eşkal.
Düşmanlarda hiç akıl yok ki zerre miskal.
Ayan beyan belli ve ayan beyan zahir.
Ezelden ebede kahramandır bu Şehir.
Mondros antlaşmasını ettiler bahane.
Öfke yaydılar sokak sokak, hane hane.
Edelerim gözü pek, yiğit ve şahane.
Yıkılır her bir bent, kırılır her bir zincir.
Yedi’den Yetmiş’e kahramandır bu Şehir.
Bacımın örtüsüne uzandı kefere.
Görev gerek, Sütçü İmam gibi nefere.
Tek bir kurşunla işgalciyi serdi yere.
Dini, imanı için, can alır, can verir.
Ezelden ebede kahramandır bu Şehir.
Mehmet Ali Kısakürek yazdı, bir beyan.
“Haydi Maraşlı! Haydi durma. Artık davran.”
İşte böyle taştı yiğitlerim kabından.
Sonsuza dek gürleyip de akar bu nehir.
Yedi’den Yetmiş’e kahramandır bu Şehir.
Ulu Camii’nde hutbeden indi Rıdvan Hoca.
“Kale’de Fransız Bayrağı dalgalandıkça.”
“Size Cuma farz değil. Ey genç, yaşlı, koca.”
Bu söz, Maraş’ı ateşlemeye birebir.
Ezelden ebede kahramandır bu Şehir.
Mıllış Nuri karnından ağır yara aldı.
Hiç korkmadı da düşmanın içine daldı.
Asla unutulmayacak bir adı kaldı.
Şehadet için daha niceleri yetişir.
Yedi’den Yetmiş’e kahramandır bu Şehir.
Gâvur altınını reddetti Abdal Ağa.
Adı Halil’di, tam dost idi bu toprağa.
“Din bahsi” dedi, el uzatmadı tokmağa.
İman kardeşliği bize en güzel fikir.
Ezelden ebede kahramandır bu Şehir.
Var mı tarihlerde böyle bir mücadele!
Maraş tüm ferdiyle birlik oldu, el ele.
Yayılacak bu destan nesilden nesile.
Yüreğimizde sevda, dilimizde zikir.
Yedi’den Yetmiş’e kahramandır bu Şehir.
Can’dan öte Can’dır Maraş’ım tüm halkıyla.
Çalıştı, çabaladı, fikriyle, aklıyla.
Aldı Madalya’yı, bileğinin hakkıyla.
Öyle bir Madalya ki bu, benzersiz, tek bir.
Ezelden ebede kahramandır bu Şehir.
Bir asır önce, Oniki Şubat sabahı.
Elhamdulillah bulduk huzuru, felahı.
Yurduma göz dikenin kesilir iflahı.
Karşımızda demirden dağlar olsa erir.
Yedi’den Yetmiş’e kahramandır bu Şehir.
Gönlümüzde yer etmiş nice nice isim.
Ali Sezai, Senem Ayşe, Yörük Selim.
Kimi asker, kimi hoca, kimi muallim.
Hepsine minnet ve şükran borçlu bu Şair.
Ezelden ebede kahramandır bu Şehir.
Gençler! Unutmayın kurtuluşu, savaşı.
Değer bilin bu toprağı ve her bir taşı.
Saygıyla selamlıyorum ben bu Maraş’ı.
Yiğit Edelere armağandır bu Şiir.
Yedi’den Yetmiş’e kahramandır bu Şehir.
Yedi’den Yetmiş’e kahramandır bu Maraş.
(15 Ocak 2020)
Bir yıl önce kaleme aldığım yukarıdaki bu şiirimi, 12 Şubat 1920, Ecdadımın yazdığı destanın 101. yılında özellikle gençlerimiz olmak üzere ve tüm Milletimize bir kez daha hatırlatıyorum. Bu yıldönümü vesilesiyle, Hz. Adem (as)den bu güne kadar, İslam Yolunda, Hak Davada şehadete yürümüş tüm kahramanlarımızı, tüm mücahidlerimizi bir kez daha rahmet ve minnetle anıyorum. Ruhları şad olsun.