Bencillik mutsuzluktur/hırs zararlıdır
Hırs zararlıdır. Hırs insanı hatadan hataya sürükler. Hırslı insanların bencil olduklarını söylemeye dahi gerek yoktur.Sırf kendisini düşünen ve aynen bir...
Hırs zararlıdır. Hırs insanı hatadan hataya sürükler. Hırslı insanların bencil olduklarını söylemeye dahi gerek yoktur.
Sırf kendisini düşünen ve aynen bir nalıncı keseri gibi, “hep ben ben ben, hep bana bana bana” diyen insanlardan kimseye hayır gelmez.
Hatta o insanlar kendilerine de hayır vermezler ve önce zararı kendilerine verirler.
Esasında bu Dünya’da “bir garip yolcu gibi olmak” en güzelidir. Sevgili Peygamber Efendimiz (asm) bir hadis-i şeriflerinde;
''Dünya hayatının benzeri bir ağaç altında dinlenip, gölgelenen ve az sonra yoluna devam eden yolcunun konaklamasına benzer. O oradan ayrılır. Bir başka yolcu gelir. Biraz dinlenir, kalkar gider” buyurmuştur.
Ayrıca bir başka hadis-i şeriflerinde Sevgili Peygamber Efendimiz (asm) bir gün, Sahabeden İbn-u Ömer’in (ra) omzumdan tutarak; “Sen dünyada bir garip veya bir yolcu gibi ol” buyurmuştur.
Dünya’da kendini bir garip gibi hissetmek ve yolcu gibi görmek, insanı hırstan ve zararlı şeylerden korur.
Dünya’ya aşırı derecede bağlanmak beraberinde bencillik ve hırs getirir. Sevgili Peygamber Efendimizin (asm) öğüt ve tavsiyeleri bencilliğin ve hırsın önünde sanki bir barikat, bir duvar gibi durur.
Hırs ve bencillik tamamıyla zarardır ve tamamıyla mutsuzluğa neden olur. Evet, Hırs sebebi hasarettir. Hırslı insan, bencil insan başkasındaki varlığa üzülür ve sevinmez.
İşte bu özellik törpülenmedikçe, işte bu kötü haslet giderilmedikçe insan ne yaparsa yapsın mutlu olamaz.
Kanaatkâr ve yalnızca teslimiyet içerisinde, tevekkül halinde olduğumuz zaman mutlu oluruz. Bunun için “iman” şarttır.
Üstad Bediüzzaman Said Nursi, "İman tevhidi, tevhit teslimi, teslim tevekkülü, tevekkül ise saadet-i dareyni iktiza eder" diyor.
Yani, iman eden kişi tek Allah’a inanır. Yalnız bir Allah’a iman eden O’na (cc) teslim olur. Allah’a teslim olan her işinde O’nu vekil kılar ki, bu büyük mutluluk ve huzur kaynağıdır. Bunu yerine getiren iki Dünya’da da rahat eder.
Yüce Rabbimiz (cc) en güzel ve en kalıcı olanın Allah’ın yanında olduğunu, Dünya’nın fani ve geçici şeylerine düşkünlüğün ve hırsın boş olduğunu aşağıdaki ayet-i kerimede beliertmektedir.
“Kadınlara, oğullara, kantar kantar altına ve gümüşe, salma atlara, davarlara, ekinlere duyulan aşırı arzuların (şehevât) sevgisi, (hırs) insanlara güzel/süslü gösterildi. Oysa bunlar Dünya hayatının (geçici) nimetleridir. Ulaşılacak asıl güzel yer Allah’ın katındadır.” (Al-i İmran Suresi, 14)
Evet, biz de ayet ve hadislerin ışığında, İslam Alimlerinin öğütleri doğrultusunda hırstan ve bencilikten uzak bir hayat yaşamalıyız. Öylece İki Dünya’da mutluluğu seçmeliyiz.