DİSK ve KESK asgari ücrete tepkili
Açıklanan 22 bin 104 TL'lik asgari ücrete KESK ve DİSK'ten de art arda tepki geldi. Sendikaların ortak görüşü bu ücretin hükümsüz olduğu yönünde.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 2025 yılı için belirlenen net 22 bin 104 TL’lik asgari ücrete sert tepki gösterdi. “İnsanca yaşayacak ücret istiyoruz” başlıklı açıklamasında KESK, “Tek kelimeyle rezalet. Çocuklarına ‘harçlık’ olarak büyük rakamlar verenler, milyonlarca insanı çocuklarına harçlık veremeyecek hale getirdi. 2025 yılı için belirlenen asgari ücret, açlık sınırının dahi altında kaldı” ifadelerini kullandı.
KESK’in açıklamasında, asgari ücretin belirlenme sürecinde emek karşıtı bir tutum sergilendiği belirtilerek şu ifadelere yer verildi: “Emek karşıtı Şer İttifakı (İktidar-IMF-İşveren Konfederasyonları) tarafından asgari ücret açlık sınırının altında tutuldu. TÜİK’in manipülatif verilerine göre bile enflasyon %47, ENAG’a göre %86,76, yeniden değerleme oranı %44, kiralardaki artış %60,45 iken, asgari ücrete yapılan artış yalnızca %30’da kaldı. Bu oranlar, emekçinin alım gücünün her geçen gün daha da eridiğini açıkça göstermektedir.”
TÜİK’in verilerine dayanılarak yapılan değerlendirmede asgari ücret artışının bile açıklanan oranların altında kaldığına vurgu yapılarak, “İktidarın hedeflediği %45 enflasyon oranına göre dahi ikinci altı ay için beklenen %12 artış gerçekleşseydi, asgari ücret en az 23 bin 752 TL olmalıydı. Ancak bu bile yapılmadı. Belirlenen 22 bin 104 TL, gerçek enflasyon karşısında zaten yetersiz olan ücretlerin bir iki ay içinde tamamen erimesine yol açacaktır” denildi. KESK, emeğin hakları için mücadeleye devam edeceklerini ve insanca yaşamaya yetecek bir ücret talebinde ısrarcı olduklarını belirtti.
Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) de asgari ücret artışına ilişkin sert bir açıklama yaptı. DİSK, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı: “İktidar ve sermaye, bir kez daha tek taraflı olarak asgari ücreti belirledi. Resmi enflasyon oranlarının bile altında kalan bu artışla milyonlarca işçi ve ailesi daha da yoksullaştı. İşçilerin temsili dahi bulunmayan, apar topar alınan bu karar hükümsüzdür. İşçi sınıfı, örgütlenerek ve sendikalı bir şekilde bu sefalet dayatmasını püskürtecektir.”